30 Aralık 2013 Pazartesi
Sesizlik ve Doktor
Benim bahsetmek istediğim şeylerden biride neden Sesizlik Doktor'la yan yana savaşıyor? Hepimizin bildiği gibi -yada unuttuğu gibi :) - Sesizlik 11. Doktor'un başının belaları. Yani mükemmel yaratıklar, bir de rahipler. (Bu konuya değineceğim.) Size belki Doktorla Sesizliğin sırt sırta vermesi saçma gelebilir ama aslında çok mantıklı. Sesizliğin görevi "Doctor Who?" sorusunun sorulmamasıydı. Bunu engellemek için Sesizlik ikiye ayrıldı Kovarian Bölümü ve Tasha Lem Bölümü. Kovarian hepimizin tanıdığı cadaloz (başka bir kelime kullanacaktım ama blogta küfür istemiyorum.), baş belası bir bayan. Biz Sessizleri onların emrinde olarak gördüğümüzden kötü tanıdık. Ama onların amacı Doktor'u Trenzalore'la ulaşmadan etkisiz hale getirmekti. Ama Tesha Lem Doktor'un da bu soruyu cevaplamak istemediğini biliyordu. Ve bu yüzden Sesizler Doktor'la birlikte amaçlarını yerine getirdiler.
Yukarda bahsettiğim gibi Sessizler aslında bir rahip,aslında mükemmel bir rahip. Mesela siz günah çıkartıyorsunuz ve arkanızı döndüğünüz anda unutuyorsunuz ve eğer günahınız büyük bir şeyse Sessizlik tarikatı bunu size karşı,çıkarları için kullanabilirler. Yani eğer hristiyansanız rahibinize dikkat edin. (Rahip mi ne rahibi?)
-Merhu
29 Aralık 2013 Pazar
Zaman Kilidi
O kadar yazı yazdım şurayı atlamışım.
Doctor, Zaman Savaşı'nı bir zaman kilidine almıştı evet, 50. Yıl'da nasıl Gallifrey'e girdiler derseniz buna içerden 'the Moment' izin veriyor.
10. Doctor: Bu olaylar zaman kilidinin altında olmalı, burada bile olmamamız gerekiyor.
11. Doctor: Bir şey bizim geçmemize izin verdi.
An'ın Vicdanı: Sizi zeki çocuklar.
Bazılarının aklına takılmış, bu olayı da açıklığa kavuşturmak istedim.
-Elif
Doctor, Zaman Savaşı'nı bir zaman kilidine almıştı evet, 50. Yıl'da nasıl Gallifrey'e girdiler derseniz buna içerden 'the Moment' izin veriyor.
10. Doctor: Bu olaylar zaman kilidinin altında olmalı, burada bile olmamamız gerekiyor.
11. Doctor: Bir şey bizim geçmemize izin verdi.
An'ın Vicdanı: Sizi zeki çocuklar.
Bazılarının aklına takılmış, bu olayı da açıklığa kavuşturmak istedim.
-Elif
11. Doctor'un Hikayesi Analizi
11. Doctor'un hikayesi ile ilgili aklınıza oturmayan, boşluklar olan yerler mi var? Elimden geldiğince açıklamaya çalıştım. Baya uzunca bir yazı oldu haberiniz olsun, hepsini okuyanlara şimdiden teşekkür ederim. Biraz oradan oraya atlamalar yaptım ama Moffat bu ne yaparsınız. :D
-Elif
Şimdi, en baştan alıyorum....
ZAMAN ÇATLAKLARI
Zaman Çatlakları. Başımıza çok bela oldular değil mi? Başta küçük Amelia'nın duvarındaki basit bir çatlak, devamında neleri getirdi...
Zaman ve uzayın asla birleşmemesi gereken nokta. Temelde çatlak Amelia'nın duvarında değildi, orada duruyordu ve o ev yapılınca çatlak duvarda belirdi.
5. sezon finalinde çatlakların TARDIS'in patlaması ile açıldığını öğrendik. Çatlakların ışığına değen her şey zamanda ve uzaydan siliniyordu ve bu çatlaklar gün geçtikçe daha da büyüyordu.
Türlerinin yok olmasından endişe eden yaratıklar Doctor'u yakalayıp TARDIS'i patlatmaması için Pandorica içine hapsettiler. Oysa ki geç kalmışlardı ve TARDIS, onlar Doctor'u Pandorica'ya hapsederken çoktan patlıyordu ve River da içindeydi. River, TARDIS patlamadan önce telefonda Doctor ile konuşurken TARDIS'in kontolünü kaybettiğini ve başka biri tarafından uçurulduğunu söyledi. The Time of the Doctor'da ise TARDIS'i patlatanın Madam Kovarian olduğunu öğrendik.
Tasha: Kovarian Bölümü bizden koptu. Zaman çizginde geriye yolculuk ederek Trenzalore'a gelişini engellemeye çalıştı.
Doctor: Demek TARDIS'imi patlatan o. Ben de musluğu açık bıraktım sandım.
Tasha: Zaman kapsülünü patlattılar ve Zaman Lordlarının çağrılarını yaptıkları evrendeki zaman çatlaklarını oluşturdular.
-The Time of The Doctor
TARDIS patladı ve bütün zaman silinmeye başladı. Çatlaklar tamamen açılmış bütün zaman ve uzay onun içine doğru akıyordu.
Doctor: Bir yarığı kapatmanın tek yolu, onu tamamen açmaktan geçer. Baskıyı tersyüz edince, şırak diye kapanır.
-The Eleventh Hour
Daha sonra Doctor, Büyük Patlama 2'yi gerçekleştirerek tamamen açılan bütün çatlakları neredeyse kapattı. Çünkü o çatlağın öbür tarafına geçmeden çatlaklar tamamen kapanmazdı ve çatalağın içine girmek zamandan silinmek anlamına geliyordu. Hiç var olmamışsın gibi. Ve zaman akışı çözülmeye başladı.
Doctor: Merhaba evren, elveda Doctor.
-The Big Bang
Daha sonra Amy'nin hatırlaması ile Doctor geri geldi tıpkı Rory gibi. İşte olay burada başlıyor. Doctor çatlağın öbür tarafından gelerek çatlağı tetiklemiş oldu.
SESSİZLİK
"Sessizlik Doctor, sessizlik çökecek."
-The Eleventh Hour
"Sessizlikten kaçıyoruz. Çatlaklar vardı. Bazıları küçücük bazıları gökyüzü kadar büyüktü. Bazılarının içinden başka dünyalar ve insanlar gördük diğerlerindeyse sessizliği ve her şeyin sonunu gördük."
-The Vampire of Venice
Burada Sessizlikten önce bir parantez açmak istiyorum.
"Bazılarının içinden başka dünyalar ve insanlar gördük..."
Bazı çatlaklar diğer dünyalara açılıyordu. Tutsak Sıfır'ın hapishanesi ya da Gallifrey'in bulunduğu paralel cep evren vb.
Sessizliğe geri dönüyorum. Sessizliği ilk başta o takım elbiseli büyük kafalı yaratıklar sandık hepimiz.
"Sessizlik Doktor. Sessizlik biziz. Ve sessizlik yayılacak."
-Day of the Moon
Sessizliği daha geriden bakalım ha, ne dersiniz? İlk olarak sessizlik nedir?
Doctor: Ölüyorum... Peki, ölmemi kim istiyor?
Teselecta: Sessizlik.
Doctor: Sessizlik ne? Neden o isim verildi? Ne anlama geliyor?
Teselecta: Sessizlik bir tür değildir. Dini bir birlik ya da akımdır. İnançları, soru sorulduğundan sessizliğin yayılacağıdır.
Doctor: Ne sorusu?
Teselecta: İlk soru. Gözümüzün önünde saklanan evrenin en eski sorusu.
Doctor: Evet, ama soru ne?
Teselecta: Bilinmiyor.
-Let's Kill Hitler
Doctor: Sessizlik hakkında bilgi lazım.
Dorium: Çok güçlü ve ihtiyatlı bir dini örgüt. Kendilerinin söylediği şekilde, tarihin koruyucuları.
Doctor: Benim ölmemi istiyorlar.
Dorium: Hayır, tam olarak değil. Sadece hayatta kalmanı istemiyorlar.
Doctor: Tamam, o zaman. Yoksa endişelenmiştim.
Dorium: Sen çok uzun ve tehlikeli bir geçmişi olan bir adamsın. Ama geleceğin çok daha korkutucu. Sessizlik bundan kaçınılması gerektiğini düşünüyor.
Doctor: Son karşılaşmamızda bundan bahsetsen ölmezdin herhalde.
Dorium: Epey meşgul bir gündü, bir de kafam kesildi.
Doctor: Geleceğimle ilgili bu kadar tehlikeli ne varmış?
Dorium: Trenzalore arazilerinde, On Birinci'nin düşüşünde, hiçbir yaşayan varlığın yalan konuşamayacağı ve cevaplamaktan kaçınamayacağı zaman bir soru sorulacak. Hiçbir zaman cevaplanmaması gereken bir soru. Soru sorulduğunda sessizlik yayılacak... Sessizlik yayılmak zorunda desek daha doğru olur. Sessizlik sorunun asla sorulmadığından emin olmak istiyor. Doktor'un Trenzalore'ye hiç ulaşmadığından.
Doctor: Anlamıyorum. Benimle ne ilgisi var?
Dorium: İlk soru. Gözümüzün önünde saklanan evrenin en eski sorusu. Ne olduğunu bilmek ister misin?
-The Wedding of River Song
Dorium: Hala bir aptalsın. Her şey seni bekliyor Trenzalore arazileri, On Birinci'nin Düşüşü. Ve soru!
Doctor: Güle güle, Dorium.
Dorium: İlk soru! Göz önünde saklanmış, hiç cevaplanmaması gereken soru. Bütün hayatın boyunca kaçtığın soru. Doktor kim? Doktor kim?
-The Wedding of River Song
Şimdi biraz daha geçmişe -bize göre geleceğe- gidiyoruz.
"Dikkat. Papalık Merkezi Sistemi'nin bütün Şapel ve Korolarının dikkatine. Trenzalore kuşatması başlamıştır. Planlanmamış bir inanç değişikliği olacaktır. Bu andan itibaren, bu kiliseyi tek bir amaca adıyorum. Sessizlik. Doktor adını dile dökmeyecek ve savaş başlamayacak. Sessizlik çökecek! Sessizlik çökecek."
-The Time of the Doctor
Doctor: Farz et ki, bir sır saklayan bir adam var. Öyle korkunç, tehlikeli bir sır ki, asla kimseye söylenmemeli. Bu sırrı dünyadan nasıl silersin? Söylenmeden önce, nasıl hemen yok edersin?
Churchill: Eğer yapmak zorundaysam, adamı öldürürdüm.
Doctor: Ve sessizlik yayılırdı. Onca zaman, bu sözleri duydum, hiç fark etmemiştim benim sessizliğim olduğunu. Benim ölümüm. Doktor düşecek.
-The Wedding of River Song
Doctor ölümünün ilk başta Lake Silencio'da olup biteceğini sanmıştı ve Utah'da ölünce her şeyin sona ereceğini. Asıl sonunun Trenzalore'da olduğunu çok daha sonralar doğru fark edecekti. Ve asıl Sessizlik çökecekti o zaman çökecekti.
Ve ilk başta Sessizlik olduğunu sandığımız yaratıklar ise Papalık Merkezi Sistemi Kilisesi'nin Günah Çıkartma Rahipleri idi.
Doctor: Günah Çıkartma Rahipleri. Çok popüler. Genetik olarak, onlara söylediğin her şeyi unutman için yaratılmışlardır.
-The Time of the Doctor
Kısacası ilk karşılaştığımızda şunlara bak takım elbise giyiyorlar ve basit bir tabanca ile bile ölebiliyorlar bunlar ne biçim düşmanlar diye dalga geçtiğimiz yaratıklar, genetiği değiştirilmiş rahiplerden başka bir şey değillerdi. Şimdi takım elbise giymeleri ve basit bir tabanca ile ölmeleri yerli yerine oturdu değil mi?
LAKE SILENCIO VE DOCTOR'UN ÖLÜMÜ
Doctor, 6. sezon ilk bölüm öldü. Evet şimdi hepiniz o Doctor değildi diyorsunuz biliyorum. Sonuç olarak Doctor o an öldü. Amy, Rory, River ve Canton. Gelecekteki Doctor, geçmişteki bir olayı araştıması için dördünü hatta kendi geçmişini de sayarsak beşini de topluyor. Peki Doctor'u öldüren kim? Ve niye öldürmek istiyor. Şu repliğe geri dönüyoruz:
Tasha: Trenzalore'a neden geldin?
Doctor: Trenzalore'a bir kere geldim, bunu değiştirecek bir şey yok. Ama siz denemekten bıkmadınız, değil mi?
Tasha: Ben değil. Kovarian Bölümü bizden koptu. Zaman çizginde geriye yolculuk ederek Trenzalore'a gelişini engellemeye çalıştı.
Doctor: Demek TARDIS'imi patlatan o. Ben de musluğu açık bıraktım sandım.
Tasha: Zaman kapsülünü patlattılar, ve Zaman Lordlarının çağrılarını yaptıkları evrendeki zaman çatlaklarını oluşturdular.
Doctor: Kaderin tuzağı. Eğer bir parçasıysan, geçmişi değiştiremezsin.
Tasha: Seni öldürmesi için bir psikopat geliştirdiler.
Doctor: Gittim evlendim ben de. River Song olmasaydı, buraya hayatta varamazdım.
-The Time of the Doctor
Madam Kovarian tıpkı Tasha Lem gibi bir Ulu Hemşire idi. Tasha Lem gibi emrinde askerler ve Günah Çıkartma Rahipleri'nden oluşan bir Doctor'un tabiri ile 'uçan kilise'ye sahipti. Daha sonra Başssız Keşişler ile anlaşma yaparak ve başka insanları da toplayarak, Doctor'a karşı bir ordu kurdu ve merkezden koparak Doctor'un Trenzalore'a hiç ulaşmaması için fiziki ataklar yapmaya karar verdi. İlk olarak TARDIS'i patlattı. Ne yazık ki Doctor içinde değildi ve hiç planda olmayan bir şekilde zamandaki çatlaklara neden oldu.
(Aslında o yarıklar açılmasa Zaman Lordları da asıl evrene geçmek için çatlağı açmayacaktı ve Trenzalore hikayesi hiç oluşmayacaktı. Burada ne kadar büyük bir paradoks olduğunun farkında mısınız?)
Daha sonra Doctor'u öldürmesi için beyni yıkanmış eğitimli bir psikopat geliştirdi ki bu River Song'du. Bunu yapmak içinse Amy'nin çocuğunu seçti. Neden mi? Çünkü Melody'nin temelleri TARDIS zaman vorteksinde uçarken atılmıştı. :DDDDDDDDD Ve genine Zaman Lordu genleri de eklenmişti.
Vastra: Şimdi bir sorum var. Basit bir soru. Melody insan mı?
Doctor: Ne? Tabii ki öyle! Tamamen insan, sen neyden bahsediyorsun?
Dorium: Doğduğundan beri onu taramışlar ve aradıkları şeyi buldular sanırım.
Doctor: İnsan DNA'sı.
Vastra: Daha yakından bak. İnsan artı... Hatta... insan artı Zaman Lordu.
Doctor: Ama o insan. Amy ve Rory'nin kızı.
Vastra: Bana halkından bahsetmiştin. Zaman girdabına sürekli maruz kalarak o hale geldiler.
Doctor: Saflaştırılmış Geçit... Milyarlarca yıl boyunca, birden bire olmadı.
Vastra: O ne kadar yakın peki? Rejenerasyon geçirebilir mi?
Doctor: Hayır, hayır! Sanmıyorum.
Vastra: O kadar emin durmuyorsun.
Doctor: Çünkü bunun nasıl olduğunu anlamıyorum!
Vastra: Bu da beni ne zaman olduğu sorusuna yöneltiyor.
Doctor: Ne zaman mı?
Vastra: Nazik olmaya çalışıyorum... Utandığını biliyorum. Bu bebek ne zaman... Başladı?
Doctor: Sen o zaman...
Vastra: Evet.
Doctor: Ben nereden bileyim? Bunların hepsi insansı özel şeyler, oluveriyor işte. Balon falan asmıyorlar ki.
Vastra: Çocuk Tardis'de başlamış olabilir mi? Girdap sırasında, uçarken?
Doctor: Mümkün değil. Koşup duruyorduk, seksi balık vampirler vardı, bir şeyler patlattık falan. Rory başta orada bile değildi. Sonra öldü, sonra var olmadı, sonra da plastik oldu. Sonra bütün evreni tekrar başlatmak zorunda kaldım... uzun hikâye. Yani teknik olarak, gerçekliğin bu versiyonunda Tardis'de beraber kaldıkları ilk zaman şeydi...
Vastra: Neydi?
Doctor: Düğün gecesi.
Doctor: Hiç mantıklı değil! Kendine bir Zaman Lordu yapamazsın ki.
Vastra: Elbette. Ama onlara iyi bir başlangıç verdin. O zamandan beri de çok sıkı çalışıyorlardı.
-A Good Man Goes To War
Madam Kovarian Melody'i kaçırıyor. (A Good Man Goes To War)
Ve onu New York'daki bir yetimhanede eğitiyor. Rahiplerin gözetimi altında uzay giysisi içinde Melody yaşayıp gidiyor. (Day of the Moon bölümüne kadar olan zaman)
Ama bu durumdan kurtulmak istiyor ve bu durum Beyaz Saray'da bir patlak veriyor. (The Impossible Astronaut ve Day of the Moon)
River: Bu bir dış iskelet. Yani bir yaşam desteği. Burada neredeyse 20 farklı uzaylı teknolojisi var.
Doctor: O kız kimdi? Neden onu bunu içine koysunlar ki?
River: Bunu giydiğinde, yemek yemene bile gerek kalmaz. Kıyafet güneş ışığını direkt olarak işliyor. İçinde silah ve her şeye erişebilecek bir iletişim sistemi kurulu.
Doctor: Telefon ağı da dahil mi?
River: Kolaylıkla.
Doctor: Ama neden Başkan'a telefon etsin ki?
River: Bulabildiği en yüksek otoriteyi varsayılan kabul ediyor. Küçük kız korkar, yeryüzündeki en güçlü adama telefon gelir. Beyaz Saray'a direkt hattı olan gece dehşeti.
-Day of the Doctor
Amy kurtarılıyor. (Day of the Moon)
Melody kaçıyor ve New York'un ucra köşelerinden birinde açlıktan öldüğü için rejenerasyon geçiriyor. Daha sonra nice bağdireler atlatarak bir şekilde Leadworth'e Amy ve Rory'nin yanına geliyor ve onlarla birlikte büyüyor. Hatta Amy ile Rory'nin arasını yaparak kendini garantiye alıyor. :DDDDDDD
Mels: Bunu en son yaptığımda, bir bebeğe dönüşmüştüm. New York'un orta yerinde.
Amy: Doktor, bize neler olduğunu açıkla lütfen.
Doctor: Mels isminin uzun hali... Melody.
Amy: Kızıma onun adını verdim.
Doctor: Kızına kızının adını verdin.
Mels: İkinizi bulmam yıllarımı aldı. Bulduğuma çok seviniyorum. Gördün mü? Sonunda her şey yolunda gitti, değil mi? Sonuçta beni büyütme şansın oldu.
-Let's Kill Hitler
Let's Kill Hitler'da bildiğimiz River haline dönen Melody, Doctor'u zehirleyerek onu öldürüyor. Daha sonra rejenerasyon haklarını vererek Doctor'u geri hayata döndürüyor. (Let's Kil Hitler)
(Hatırlarsanız bu rejenerasyon sahnesi Doctor'un rejenerasyon hakkı değişti mi acaba diye baya olay olmuştu. Cevabı yeni aldık. Değişmemiş.)
Yattığı hastaneden çıkan River üniversiteye başlayarak arkeoloji bölümünü okumaya başlıyor.
Üniversite eğitimi görürken Madam Kovarian onu yakalıyor ve zorla astronot kıyafeti içine sokarak Silencio gölünün dibine yerleştiriyor. (Closing Time)
River Doctor'u öldürmek zorundayken öldürmüyor ve zaman ikiye bölünüyor. Daha sonra Doctor ve River evleniyor. (The Wedding of River Song)
Daha sonra Doctor River'a bunun gerçek bedeni olmadığını ve Teselecta olduğunu söyleyince...
River Doctor'u öldürüyor. (The Impossible Astronaut) Hapse giriyor.
Ve Doctor ile ters yönlü ilerleyen zaman yolculuğu hikayesi başlıyor.
River kütüphaneye geliyor, ölüyor ve evrenin en büyük kütüphanesinin canlı bilgisayar zihni veri tabanına kayıt oluyor. (Forest of the Dead)
Doctor'un güvenliğinin tehlikede olması nedeniyle Vastra tarafından yapılan sanal konferansa katılıyor. Ve bölüm sonunda Doctor ile vedalaşarak gidiyor. (The Name of the Doctor)
Açıkcası bence River'ın hikayesi bitti ve bir daha geri döneceğini pek zannetmiyorum.
Şimdi Doctor'un ölümüne dönersek Doctor aslında öldü ama ölmedi. Yani sabit nokta her halükarda gerçekleşmiş oldu. Madam Kovarian'ın iki planı da başarısız oldu. Madam Kovarian ise alternatif zaman akışında Amy tarafından öldürüldü ancak gerçek hayatta ölüp ölmediğini ise tam bilmiyoruz.
ZAMAN SAVAŞI VE GALLIFREY'IN KURTARILMASI
Aslında bunu ayrı bir yazı olarak paylaşmak istiyordum ama konusu gelmişken açıklamak istedim.
Artık Zaman Savaşı'na başka bir Doctor'un girdiğini yani War Doctor'un, sıralamanın da kaydığını kesin olarak biliyoruz.
The End of Time'ın da The Day of the Doctor'un da konusu Zaman Savaşı idi. Peki bu bölümlerin hangi zaman dilimlerini anlattığını anladınız mı?
The End of Time, Part 2'nin başı:
Rassilon: Doktor'dan yeni haberler var mı?
Adam: Ortadan kayboldu Başkanım.
Kadın: Ama niyetini biliyoruz. Hâlâ zamana hakim. Dalekleri ve Zaman Lordlarını yok etmek için kullanacak. Kâhin bunu doğruluyor.
Kahin: Sona eriyor, yanıyor, düşüyor, her şey çöküyor. Kasvetli, kapkara ve çığlık atan bir ateşle öylesine yanıyor ki.
Adam: Tüm kehanetleri aynı. Zaman Savaşı'nın son gününe ait. Gallifrey yerle bir olup, öldüğümüz güne.
Kahin: Sona eriyor, bitiyor, bitiyor.
Öncelikle şunu belirmek istiyorum, 'Hâlâ zamana hakim' olarak çevirilen cümlenin orijinali; 'He still possesses the Moment.' cümlesidir. Yani 'Moment' zaman anlamında değil 'The Moment' olan silah anlamına gelmektedir. Çeviri hatası var. Yani Doctor 'The Moment'ı alarak ortadan kaybolmuş, bu hangi zamana denk gelir? 50. Yıl bölümünde Doctor sırtında 'The Moment', 'No More' diyerek eskimiş ahır gibi yere yürüyerek, Zaman Lordu ve Dalekleri yok etmek için 'The Moment'ı kullanarak Gallifrey'i yakmayı planladığı zamana denk gelir.
Asker: Yüce Konsey acil durum oturumunda. Kendi planları var.
Rütbesi Yüksek Asker: Yüce Konseyin canı cehenneme. Planları çoktan imha oldu. Gallifrey hala ateş hattında.
-The Day of the Doctor
Yüce Konsey'in ne olduğunu tahmin ettiniz değil mi? Rassilon'un bulunduğu toplantı Yüce Konsey'in acil durum oturumu oluyor. Kendi planları ise The End of Time'da söz edilen Nihai Yaptırım.
10. Doctor'un 50. Yıl'da bulunduğu zamanın ise The End of Time'dan önce tek başına gezdiği dönem olduğunu eski yazılarımdan birinde açıklamıştım.
Şimdi zaman çizelgesini kafanıza oturtturabildiyseniz asıl olaya geçiyorum.
The End of Time'daki olaylar ne zaman oluyordu biliyor musunuz? War Doctor, 10 ve 11 ile birlikte Gallifrey'i kurtarmadan hemen önce. Yani şunu demek istiyorum. War Doctor, 10 ve 11 Gallifrey'i kurtarp paralel bir cep evrene yolluyorlar. Zaman çizelgeleri birleşmediği için War Doctor ve 10 Gallifrey'i kurtardıklarını hatırlamıyor hatta yakıp yok ettiklerini sanıyorlar. Daha sonra ne olacak biliyor musunuz 10. Doctor, The End of Tme'daki olayları yaşayıp Zaman Lordları ve Master'ı geri gönderecek ama ortada Zaman Savaşı yok. Dizideki en büyük pardokslardan biri. Sonrasında büyük ihtimalle Master Rassilon'u öldürdü ve Gallifrey az çok toparlandı. (Bu yüzden Master'ın dönmesi ihtimalini çok olası buluyorum.) Ve ardından Doctor'dan yardım istemek için zamanın en zayıf noktası olan zaman çatlaklarından Trenzalore'da olanı açıp bütün zamana ve evrene sinyal göndermeye başladılar. Yani Trenzalore'daki zaman çatlağının arkasında Zaman Lordlarının bulunğu evren vardı.
Doctor: İşte buradasın. Neden bu kadar uzun sürdü?
Clara: Ne var? Sadece duvardak bir çatlak.
Doctor: Biliyordum. Sona ermediğini hep biliyordum.
Clara: Nedir bu?
Doctor: Gerçekliğin dokusundaki bir yırtık. 26 Haziran 2010'un küçük bir dilimi. Evrenin patladığı gün.
Clara: Onu kaçırmışım!
Doctor: Tekrar başlatıp her şeyi yerli yerine koydum.
Clara: Güzel.
Doctor: Başta patlamanın nedeni TARDIS'ti. Kendimi sorumlu hissettim tabii. Ama yara izi kaldı. Bütün evrende yapısal bir zayıflık. Evrenin dışından biri içeri girmeye çalışıyor, başka bir yerden. Elbette, elbette. Şimdi anlaşıldı.
Clara: Öyle mi?
Doctor: Evet. Eğer bir duvardan girmeye çalışsan en zayıf noktayı seçersin. Evrene girmek için de bu çatlağı seçersin çünkü... Hayır. Eğer evrene tekrar girmeye çalışıyorsan. Gallifrey dedin. Neden Gallifrey dedin?
Handles: Mesajın analizi, Tardis veri bankalarına göre Gallifrey menşeili olduğunu gösteriyor.
Clara: Gallifrey'in yok olduğunu söyledin.
Doctor: Hayır. Başka bir evrende olduğunu söyledim.
Doctor: Mesaj buradan geliyor. Tahminimce gerçeklik alanı da. Eğer Zaman Lordları ise... Eğer Zaman Lordları ise... Gallifrey Yüce Konseyi'nin mührü, Usta'dan Ölüm Alanı'nda çalmıştım. Atomik yapısına damgalanmış bir algoritma var. Mesajı deşifre etmek için onu kullan.
Handles: Mesaj deşifre ediliyor. Mesaj analizi devam ediyor. Yeni bilgi mevcut. Mesaj bir bilgi isteği.
Doctor: Bir soru. Neden soru olduğunu söylemiyorsun?
Handles: Tekrarlanan bir döngüyle bütün zaman ve uzayda yankılanıyor.
Doctor: Evrendeki en eski soru, göz önünde saklı...
Handles: Uyarı, tercüme menzildeki bütün yaşam biçimleri için kullanılabilir olacak. Tercüme şu şekildedir. Doktor kim? Doktor kim? Doktor kim? Doktor kim?
Doctor: Sadece benim cevaplayabileceğim bir soru. Yalan söylemediğimden emin olmak için de bir gerçeklik alanı. Eğer adımı verirsem doğru yerde olduklarını, ve gelmenin güvenli olduğunu bilecekler.
TRENZALORE VE DOCTOR'UN ÖLÜMÜ
Tenzalore Doctor'un yıllarca savaştığı, normalde Doctor'un mezarının bulunduğu ve en sonda ise Daleklere karşı savaş verirken öldüğü yer.
Bunu gördük hepimiz The Name of The Doctor'da. Doctor'un mezarı Trenzalore'da bulunuyordu.
G. Intelligent: Zalim hükümdarın son dinlenme yerine hoş geldiniz. On milyarın katledicisi ve son karanlığın taşıyıcısı. Doktor'un mezarına hoş geldiniz.
-The Name of the Doctor
G. Intelligent: Doktor'un kana bulanmış standartlarına göre küçük bir çatışmaydı. Zaman Savaşı kadar değildi, ancak onu bitirmek için yeterliydi. Sonunda, ihtiyar adama fazla geldi.
-The Name of the Doctor
Doctor Tranzalore'da ölüyordu. Hikayenin sonu.
10. Doctor: Nereye gidiyorum da bundan bahsetmek istemiyorsun?
11. Doctor: Trenzalore'u gördüm... Gömülü olduğumuz yeri. Milyonların arasında bir savaşta ölüyoruz.
10. Doctor: Öyle olmasına gerek yok.
11. Doctor: Hikaye böyle bitiyor, yapabileceğimiz bir şey yok. Trenzalore'a gidiyorsun.
-The Day of the Doctor
THE TIME OF THE DOCTOR
Doctor diğer bütün canlılar gibi mesajı fark edip Trenzalore'a gelir ve bu mesajın Gallifrey'den geldiğini öğrenir. Soruyu cevapladığında Zaman Lordları asıl evrene geçebilecektir. Ancak Zaman Lordları bu evrene geçtiği zaman her an tetikte olan diğer yaratıklar Zaman Lordlarını yok etmek için gezegene ateş açacak, Zaman Savaşı'nı farklı bir şekilde sürdürmeye devam edeceklerdir. Bu nedenle Doctor kasabada kalır. Ne soruyu cevaplar ne de orayı terk eder. Kasabayı savunur oradaki insanlar tarafından sevilir ve bu yüzyıllar sürer...
"Doctor: Bir açmazdayız. Zaman Lordlarını serbest bırakırım diye onlar saldıramıyor. Ben de kaçamıyorum çünkü, Zaman Lordlarını durdurmak için gezegeni yakacaklar. Yıllar sonra ilk defa bana sürekli ihtiyaç duyan bir yer buldum. Noel adlı bir kasaba!"
Çoğu kişi Doctor'un bu kadar yaşlanmasına bir mantık verememiş. Burada yüzyıllardan söz ediyoruz arkadaşlar orta yaştaki hali ile çok yaşlı hali arasındaki zaman dilimini bilmiyoruz bile ve bu Doctor'un son bedeni. 11. Doctor her ne kadar 11 desek de 13. Doctor bedeninde yani içindeki rejenerasyon enerjisi artık yok. Normal br insan gibi yaşlanarak ölecek elbette. Kimileri yürüyemeyen adam son sahnede dans ederek şov yaptı diyor. Benim düşüncem rejenerasyon enerjisinin Doctor'a enerji verdiği ve genç kalmasını sağladığı yönüde. Zaten rejenerasyon enerjisini aldıktan sonra ayklanıyor Doctor.
Clara'nın zaman girdabında ölmemesini açıklığa kavuşturalım. Doctor, TARDIS geldiğinde tam olarak şunları söylüyor: "Güç kalkanını genişletmiş olmalı. Tevekkeli değil... Geç kalması normal, seni ordan oraya sürüklemiş." yani TARDIS Clara'yı güç kalkanını genişleterek korumuş. Elbette herkesin aklına 3. sezonda Jack'i niye korumadı diye bir soru gelecek. TARDIS zaten Jack'i sevmiyordu. Ondan kurtulmak için taa evrenin sonuna gitti yani Jack'i korumak gibi bir amacı olmasını geçtim, adamı elinden gelse zaman girdabına bırakıp gidecekti.
Ve yeni döngü olayı...
Birçok kişi bunu kaçırmış sanırım ve çoğu kişi Peter'ın son Doctor olduğunu düşünüyormuş. Neden böyle düşünüldüğünü anlamadım açıkcası?
Doctor o kuleye çıktığında artık ölüme hazırlamıştı kendini. Ölecekti ve her şey bitecekti. Hikayenin sonu. Sonra bir anda gökyüzünde zaman çatlağı belirdi ve Doctor'a Zaman Lordları tarafından rejenerasyon enerjisi bahşedildi.
Doctor: Bu kadar.
Clara: Hayır.
Doctor: Evet. Geleceği gördük Clara. Böyle bitiyor.
Clara: Değiştir! Tasha'nın dediği gibi, geleceği değiştir!
Doctor: Bir zamanlar yapabilirdim. Hala Zaman Lordlarının olduğu zamanlarda. Artık olmaz.
Yani Zaman Lordları tek umutları olan Doctor için geleceği değiştirdiler. Doctor Trenzalore'da ölmeyecekti...
İlk rejenerasyonun o kadar şiddetli olmasının sebebi de:
"Şuna bir bak. On üçüncü rejenerasyon. Burada ciddi bilim kuralları yıkıyoruz. Size bir şey söyleyeyim, devasa olacak!"
O enerji tek seferlik enerji değil. Yeni bir döngü anlıyor musunuz? Yeni bir rejenerasyon döngüsü.
"Başladı. Artık durduramam. Bu sadece başlangıç konumu. Yepyeni bir rejenerasyon döngüsü biraz daha uzun sürüyor. Alışmam gerek."
Doctor rejenerasyondan önce o duygulu konuşmasını yaptı, hepimiz hıçkırıklara boğulmuşken Amy belirdi bir anda karşımızda...
Ood: Senin için şarkı söyleyeceğiz Doktor. Evren sen uyuyana dek şarkı söyleyecek. Bu şarkı sona eriyor. Ama bu hikaye asla bitmez.
-The End of Time, Part 2
Amy: İyi geceler, pejmürde adam.
-The Time of the Doctor
Neden iyi geceler dedi anlıyor musunuz? Çünkü döngü bitti! Yani 13 yaşamlık bir döngü bitti ve yeni bir döngü başlıyor! 50 yıllık efsanevi bir döngü daha! Peter Capaldi yeni döngünün 1. Doctor'u, yani sıfırdan başlıyoruz! Ve bu efsa....bekleyin biraz....nevi! Efsanevi olacak!
Son olarak, Peter bölümün sonunda "Bir sorum var. Bu şeyi uçurmayı biliyor musun?" diyor. Hepimiz ilk önce TARDIS'i uçurmayı unuttuğunu sandık ama 50. Yıl'da Gallifrey'i kurtarmaya geldiği aklımıza gelmedi. Yani yeni Doctor TARDIS'i uçurmayı biliyor arkadaşlar, belki br anlık şok falan yaşamış olabilir.
Eğer hepsini okduysanız gerçekten teşekkür ederim. Yazarken ben bile yoruldum, çok sabırlıymışsınız. :D
-Elif
-Elif
Şimdi, en baştan alıyorum....
ZAMAN ÇATLAKLARI
Zaman Çatlakları. Başımıza çok bela oldular değil mi? Başta küçük Amelia'nın duvarındaki basit bir çatlak, devamında neleri getirdi...
Zaman ve uzayın asla birleşmemesi gereken nokta. Temelde çatlak Amelia'nın duvarında değildi, orada duruyordu ve o ev yapılınca çatlak duvarda belirdi.
5. sezon finalinde çatlakların TARDIS'in patlaması ile açıldığını öğrendik. Çatlakların ışığına değen her şey zamanda ve uzaydan siliniyordu ve bu çatlaklar gün geçtikçe daha da büyüyordu.
Türlerinin yok olmasından endişe eden yaratıklar Doctor'u yakalayıp TARDIS'i patlatmaması için Pandorica içine hapsettiler. Oysa ki geç kalmışlardı ve TARDIS, onlar Doctor'u Pandorica'ya hapsederken çoktan patlıyordu ve River da içindeydi. River, TARDIS patlamadan önce telefonda Doctor ile konuşurken TARDIS'in kontolünü kaybettiğini ve başka biri tarafından uçurulduğunu söyledi. The Time of the Doctor'da ise TARDIS'i patlatanın Madam Kovarian olduğunu öğrendik.
Tasha: Kovarian Bölümü bizden koptu. Zaman çizginde geriye yolculuk ederek Trenzalore'a gelişini engellemeye çalıştı.
Doctor: Demek TARDIS'imi patlatan o. Ben de musluğu açık bıraktım sandım.
Tasha: Zaman kapsülünü patlattılar ve Zaman Lordlarının çağrılarını yaptıkları evrendeki zaman çatlaklarını oluşturdular.
-The Time of The Doctor
TARDIS patladı ve bütün zaman silinmeye başladı. Çatlaklar tamamen açılmış bütün zaman ve uzay onun içine doğru akıyordu.
Doctor: Bir yarığı kapatmanın tek yolu, onu tamamen açmaktan geçer. Baskıyı tersyüz edince, şırak diye kapanır.
-The Eleventh Hour
Daha sonra Doctor, Büyük Patlama 2'yi gerçekleştirerek tamamen açılan bütün çatlakları neredeyse kapattı. Çünkü o çatlağın öbür tarafına geçmeden çatlaklar tamamen kapanmazdı ve çatalağın içine girmek zamandan silinmek anlamına geliyordu. Hiç var olmamışsın gibi. Ve zaman akışı çözülmeye başladı.
Doctor: Merhaba evren, elveda Doctor.
-The Big Bang
Daha sonra Amy'nin hatırlaması ile Doctor geri geldi tıpkı Rory gibi. İşte olay burada başlıyor. Doctor çatlağın öbür tarafından gelerek çatlağı tetiklemiş oldu.
SESSİZLİK
"Sessizlik Doctor, sessizlik çökecek."
-The Eleventh Hour
"Sessizlikten kaçıyoruz. Çatlaklar vardı. Bazıları küçücük bazıları gökyüzü kadar büyüktü. Bazılarının içinden başka dünyalar ve insanlar gördük diğerlerindeyse sessizliği ve her şeyin sonunu gördük."
-The Vampire of Venice
Burada Sessizlikten önce bir parantez açmak istiyorum.
"Bazılarının içinden başka dünyalar ve insanlar gördük..."
Bazı çatlaklar diğer dünyalara açılıyordu. Tutsak Sıfır'ın hapishanesi ya da Gallifrey'in bulunduğu paralel cep evren vb.
Sessizliğe geri dönüyorum. Sessizliği ilk başta o takım elbiseli büyük kafalı yaratıklar sandık hepimiz.
"Sessizlik Doktor. Sessizlik biziz. Ve sessizlik yayılacak."
-Day of the Moon
Sessizliği daha geriden bakalım ha, ne dersiniz? İlk olarak sessizlik nedir?
Doctor: Ölüyorum... Peki, ölmemi kim istiyor?
Teselecta: Sessizlik.
Doctor: Sessizlik ne? Neden o isim verildi? Ne anlama geliyor?
Teselecta: Sessizlik bir tür değildir. Dini bir birlik ya da akımdır. İnançları, soru sorulduğundan sessizliğin yayılacağıdır.
Doctor: Ne sorusu?
Teselecta: İlk soru. Gözümüzün önünde saklanan evrenin en eski sorusu.
Doctor: Evet, ama soru ne?
Teselecta: Bilinmiyor.
-Let's Kill Hitler
Doctor: Sessizlik hakkında bilgi lazım.
Dorium: Çok güçlü ve ihtiyatlı bir dini örgüt. Kendilerinin söylediği şekilde, tarihin koruyucuları.
Doctor: Benim ölmemi istiyorlar.
Dorium: Hayır, tam olarak değil. Sadece hayatta kalmanı istemiyorlar.
Doctor: Tamam, o zaman. Yoksa endişelenmiştim.
Dorium: Sen çok uzun ve tehlikeli bir geçmişi olan bir adamsın. Ama geleceğin çok daha korkutucu. Sessizlik bundan kaçınılması gerektiğini düşünüyor.
Doctor: Son karşılaşmamızda bundan bahsetsen ölmezdin herhalde.
Dorium: Epey meşgul bir gündü, bir de kafam kesildi.
Doctor: Geleceğimle ilgili bu kadar tehlikeli ne varmış?
Dorium: Trenzalore arazilerinde, On Birinci'nin düşüşünde, hiçbir yaşayan varlığın yalan konuşamayacağı ve cevaplamaktan kaçınamayacağı zaman bir soru sorulacak. Hiçbir zaman cevaplanmaması gereken bir soru. Soru sorulduğunda sessizlik yayılacak... Sessizlik yayılmak zorunda desek daha doğru olur. Sessizlik sorunun asla sorulmadığından emin olmak istiyor. Doktor'un Trenzalore'ye hiç ulaşmadığından.
Doctor: Anlamıyorum. Benimle ne ilgisi var?
Dorium: İlk soru. Gözümüzün önünde saklanan evrenin en eski sorusu. Ne olduğunu bilmek ister misin?
-The Wedding of River Song
Dorium: Hala bir aptalsın. Her şey seni bekliyor Trenzalore arazileri, On Birinci'nin Düşüşü. Ve soru!
Doctor: Güle güle, Dorium.
Dorium: İlk soru! Göz önünde saklanmış, hiç cevaplanmaması gereken soru. Bütün hayatın boyunca kaçtığın soru. Doktor kim? Doktor kim?
-The Wedding of River Song
Şimdi biraz daha geçmişe -bize göre geleceğe- gidiyoruz.
"Dikkat. Papalık Merkezi Sistemi'nin bütün Şapel ve Korolarının dikkatine. Trenzalore kuşatması başlamıştır. Planlanmamış bir inanç değişikliği olacaktır. Bu andan itibaren, bu kiliseyi tek bir amaca adıyorum. Sessizlik. Doktor adını dile dökmeyecek ve savaş başlamayacak. Sessizlik çökecek! Sessizlik çökecek."
-The Time of the Doctor
- Sessizlik. Aslında bir yaratık hatta bir akım bile değil. Doctor'un gerçek adını söylememesi. Sessizlik bu. Eğer Doctor adını dile dökerse Zaman Lordları bizim evrenimze girecek ve yeniden Zaman Şavaşı farklı bir versyonu ile başlayacaktı. Yani Doctor'un asla adınını söylememesi ve sessizliğin çökmesi lazım.
Doctor: Farz et ki, bir sır saklayan bir adam var. Öyle korkunç, tehlikeli bir sır ki, asla kimseye söylenmemeli. Bu sırrı dünyadan nasıl silersin? Söylenmeden önce, nasıl hemen yok edersin?
Churchill: Eğer yapmak zorundaysam, adamı öldürürdüm.
Doctor: Ve sessizlik yayılırdı. Onca zaman, bu sözleri duydum, hiç fark etmemiştim benim sessizliğim olduğunu. Benim ölümüm. Doktor düşecek.
-The Wedding of River Song
Doctor ölümünün ilk başta Lake Silencio'da olup biteceğini sanmıştı ve Utah'da ölünce her şeyin sona ereceğini. Asıl sonunun Trenzalore'da olduğunu çok daha sonralar doğru fark edecekti. Ve asıl Sessizlik çökecekti o zaman çökecekti.
Ve ilk başta Sessizlik olduğunu sandığımız yaratıklar ise Papalık Merkezi Sistemi Kilisesi'nin Günah Çıkartma Rahipleri idi.
Doctor: Günah Çıkartma Rahipleri. Çok popüler. Genetik olarak, onlara söylediğin her şeyi unutman için yaratılmışlardır.
-The Time of the Doctor
Kısacası ilk karşılaştığımızda şunlara bak takım elbise giyiyorlar ve basit bir tabanca ile bile ölebiliyorlar bunlar ne biçim düşmanlar diye dalga geçtiğimiz yaratıklar, genetiği değiştirilmiş rahiplerden başka bir şey değillerdi. Şimdi takım elbise giymeleri ve basit bir tabanca ile ölmeleri yerli yerine oturdu değil mi?
LAKE SILENCIO VE DOCTOR'UN ÖLÜMÜ
Doctor, 6. sezon ilk bölüm öldü. Evet şimdi hepiniz o Doctor değildi diyorsunuz biliyorum. Sonuç olarak Doctor o an öldü. Amy, Rory, River ve Canton. Gelecekteki Doctor, geçmişteki bir olayı araştıması için dördünü hatta kendi geçmişini de sayarsak beşini de topluyor. Peki Doctor'u öldüren kim? Ve niye öldürmek istiyor. Şu repliğe geri dönüyoruz:
Tasha: Trenzalore'a neden geldin?
Doctor: Trenzalore'a bir kere geldim, bunu değiştirecek bir şey yok. Ama siz denemekten bıkmadınız, değil mi?
Tasha: Ben değil. Kovarian Bölümü bizden koptu. Zaman çizginde geriye yolculuk ederek Trenzalore'a gelişini engellemeye çalıştı.
Doctor: Demek TARDIS'imi patlatan o. Ben de musluğu açık bıraktım sandım.
Tasha: Zaman kapsülünü patlattılar, ve Zaman Lordlarının çağrılarını yaptıkları evrendeki zaman çatlaklarını oluşturdular.
Doctor: Kaderin tuzağı. Eğer bir parçasıysan, geçmişi değiştiremezsin.
Tasha: Seni öldürmesi için bir psikopat geliştirdiler.
Doctor: Gittim evlendim ben de. River Song olmasaydı, buraya hayatta varamazdım.
-The Time of the Doctor
Madam Kovarian tıpkı Tasha Lem gibi bir Ulu Hemşire idi. Tasha Lem gibi emrinde askerler ve Günah Çıkartma Rahipleri'nden oluşan bir Doctor'un tabiri ile 'uçan kilise'ye sahipti. Daha sonra Başssız Keşişler ile anlaşma yaparak ve başka insanları da toplayarak, Doctor'a karşı bir ordu kurdu ve merkezden koparak Doctor'un Trenzalore'a hiç ulaşmaması için fiziki ataklar yapmaya karar verdi. İlk olarak TARDIS'i patlattı. Ne yazık ki Doctor içinde değildi ve hiç planda olmayan bir şekilde zamandaki çatlaklara neden oldu.
(Aslında o yarıklar açılmasa Zaman Lordları da asıl evrene geçmek için çatlağı açmayacaktı ve Trenzalore hikayesi hiç oluşmayacaktı. Burada ne kadar büyük bir paradoks olduğunun farkında mısınız?)
Daha sonra Doctor'u öldürmesi için beyni yıkanmış eğitimli bir psikopat geliştirdi ki bu River Song'du. Bunu yapmak içinse Amy'nin çocuğunu seçti. Neden mi? Çünkü Melody'nin temelleri TARDIS zaman vorteksinde uçarken atılmıştı. :DDDDDDDDD Ve genine Zaman Lordu genleri de eklenmişti.
Vastra: Şimdi bir sorum var. Basit bir soru. Melody insan mı?
Doctor: Ne? Tabii ki öyle! Tamamen insan, sen neyden bahsediyorsun?
Dorium: Doğduğundan beri onu taramışlar ve aradıkları şeyi buldular sanırım.
Doctor: İnsan DNA'sı.
Vastra: Daha yakından bak. İnsan artı... Hatta... insan artı Zaman Lordu.
Doctor: Ama o insan. Amy ve Rory'nin kızı.
Vastra: Bana halkından bahsetmiştin. Zaman girdabına sürekli maruz kalarak o hale geldiler.
Doctor: Saflaştırılmış Geçit... Milyarlarca yıl boyunca, birden bire olmadı.
Vastra: O ne kadar yakın peki? Rejenerasyon geçirebilir mi?
Doctor: Hayır, hayır! Sanmıyorum.
Vastra: O kadar emin durmuyorsun.
Doctor: Çünkü bunun nasıl olduğunu anlamıyorum!
Vastra: Bu da beni ne zaman olduğu sorusuna yöneltiyor.
Doctor: Ne zaman mı?
Vastra: Nazik olmaya çalışıyorum... Utandığını biliyorum. Bu bebek ne zaman... Başladı?
Doctor: Sen o zaman...
Vastra: Evet.
Doctor: Ben nereden bileyim? Bunların hepsi insansı özel şeyler, oluveriyor işte. Balon falan asmıyorlar ki.
Vastra: Çocuk Tardis'de başlamış olabilir mi? Girdap sırasında, uçarken?
Doctor: Mümkün değil. Koşup duruyorduk, seksi balık vampirler vardı, bir şeyler patlattık falan. Rory başta orada bile değildi. Sonra öldü, sonra var olmadı, sonra da plastik oldu. Sonra bütün evreni tekrar başlatmak zorunda kaldım... uzun hikâye. Yani teknik olarak, gerçekliğin bu versiyonunda Tardis'de beraber kaldıkları ilk zaman şeydi...
Vastra: Neydi?
Doctor: Düğün gecesi.
Doctor: Hiç mantıklı değil! Kendine bir Zaman Lordu yapamazsın ki.
Vastra: Elbette. Ama onlara iyi bir başlangıç verdin. O zamandan beri de çok sıkı çalışıyorlardı.
-A Good Man Goes To War
- Madam Kovarian'ın diğer bir silahı olan River'a dönelim....
Madam Kovarian Melody'i kaçırıyor. (A Good Man Goes To War)
Ve onu New York'daki bir yetimhanede eğitiyor. Rahiplerin gözetimi altında uzay giysisi içinde Melody yaşayıp gidiyor. (Day of the Moon bölümüne kadar olan zaman)
Ama bu durumdan kurtulmak istiyor ve bu durum Beyaz Saray'da bir patlak veriyor. (The Impossible Astronaut ve Day of the Moon)
River: Bu bir dış iskelet. Yani bir yaşam desteği. Burada neredeyse 20 farklı uzaylı teknolojisi var.
Doctor: O kız kimdi? Neden onu bunu içine koysunlar ki?
River: Bunu giydiğinde, yemek yemene bile gerek kalmaz. Kıyafet güneş ışığını direkt olarak işliyor. İçinde silah ve her şeye erişebilecek bir iletişim sistemi kurulu.
Doctor: Telefon ağı da dahil mi?
River: Kolaylıkla.
Doctor: Ama neden Başkan'a telefon etsin ki?
River: Bulabildiği en yüksek otoriteyi varsayılan kabul ediyor. Küçük kız korkar, yeryüzündeki en güçlü adama telefon gelir. Beyaz Saray'a direkt hattı olan gece dehşeti.
-Day of the Doctor
Amy kurtarılıyor. (Day of the Moon)
Melody kaçıyor ve New York'un ucra köşelerinden birinde açlıktan öldüğü için rejenerasyon geçiriyor. Daha sonra nice bağdireler atlatarak bir şekilde Leadworth'e Amy ve Rory'nin yanına geliyor ve onlarla birlikte büyüyor. Hatta Amy ile Rory'nin arasını yaparak kendini garantiye alıyor. :DDDDDDD
Mels: Bunu en son yaptığımda, bir bebeğe dönüşmüştüm. New York'un orta yerinde.
Amy: Doktor, bize neler olduğunu açıkla lütfen.
Doctor: Mels isminin uzun hali... Melody.
Amy: Kızıma onun adını verdim.
Doctor: Kızına kızının adını verdin.
Mels: İkinizi bulmam yıllarımı aldı. Bulduğuma çok seviniyorum. Gördün mü? Sonunda her şey yolunda gitti, değil mi? Sonuçta beni büyütme şansın oldu.
-Let's Kill Hitler
Let's Kill Hitler'da bildiğimiz River haline dönen Melody, Doctor'u zehirleyerek onu öldürüyor. Daha sonra rejenerasyon haklarını vererek Doctor'u geri hayata döndürüyor. (Let's Kil Hitler)
(Hatırlarsanız bu rejenerasyon sahnesi Doctor'un rejenerasyon hakkı değişti mi acaba diye baya olay olmuştu. Cevabı yeni aldık. Değişmemiş.)
Yattığı hastaneden çıkan River üniversiteye başlayarak arkeoloji bölümünü okumaya başlıyor.
Üniversite eğitimi görürken Madam Kovarian onu yakalıyor ve zorla astronot kıyafeti içine sokarak Silencio gölünün dibine yerleştiriyor. (Closing Time)
River Doctor'u öldürmek zorundayken öldürmüyor ve zaman ikiye bölünüyor. Daha sonra Doctor ve River evleniyor. (The Wedding of River Song)
Daha sonra Doctor River'a bunun gerçek bedeni olmadığını ve Teselecta olduğunu söyleyince...
River Doctor'u öldürüyor. (The Impossible Astronaut) Hapse giriyor.
Ve Doctor ile ters yönlü ilerleyen zaman yolculuğu hikayesi başlıyor.
River kütüphaneye geliyor, ölüyor ve evrenin en büyük kütüphanesinin canlı bilgisayar zihni veri tabanına kayıt oluyor. (Forest of the Dead)
Doctor'un güvenliğinin tehlikede olması nedeniyle Vastra tarafından yapılan sanal konferansa katılıyor. Ve bölüm sonunda Doctor ile vedalaşarak gidiyor. (The Name of the Doctor)
Açıkcası bence River'ın hikayesi bitti ve bir daha geri döneceğini pek zannetmiyorum.
Şimdi Doctor'un ölümüne dönersek Doctor aslında öldü ama ölmedi. Yani sabit nokta her halükarda gerçekleşmiş oldu. Madam Kovarian'ın iki planı da başarısız oldu. Madam Kovarian ise alternatif zaman akışında Amy tarafından öldürüldü ancak gerçek hayatta ölüp ölmediğini ise tam bilmiyoruz.
ZAMAN SAVAŞI VE GALLIFREY'IN KURTARILMASI
Aslında bunu ayrı bir yazı olarak paylaşmak istiyordum ama konusu gelmişken açıklamak istedim.
Artık Zaman Savaşı'na başka bir Doctor'un girdiğini yani War Doctor'un, sıralamanın da kaydığını kesin olarak biliyoruz.
The End of Time'ın da The Day of the Doctor'un da konusu Zaman Savaşı idi. Peki bu bölümlerin hangi zaman dilimlerini anlattığını anladınız mı?
The End of Time, Part 2'nin başı:
Rassilon: Doktor'dan yeni haberler var mı?
Adam: Ortadan kayboldu Başkanım.
Kadın: Ama niyetini biliyoruz. Hâlâ zamana hakim. Dalekleri ve Zaman Lordlarını yok etmek için kullanacak. Kâhin bunu doğruluyor.
Kahin: Sona eriyor, yanıyor, düşüyor, her şey çöküyor. Kasvetli, kapkara ve çığlık atan bir ateşle öylesine yanıyor ki.
Adam: Tüm kehanetleri aynı. Zaman Savaşı'nın son gününe ait. Gallifrey yerle bir olup, öldüğümüz güne.
Kahin: Sona eriyor, bitiyor, bitiyor.
Öncelikle şunu belirmek istiyorum, 'Hâlâ zamana hakim' olarak çevirilen cümlenin orijinali; 'He still possesses the Moment.' cümlesidir. Yani 'Moment' zaman anlamında değil 'The Moment' olan silah anlamına gelmektedir. Çeviri hatası var. Yani Doctor 'The Moment'ı alarak ortadan kaybolmuş, bu hangi zamana denk gelir? 50. Yıl bölümünde Doctor sırtında 'The Moment', 'No More' diyerek eskimiş ahır gibi yere yürüyerek, Zaman Lordu ve Dalekleri yok etmek için 'The Moment'ı kullanarak Gallifrey'i yakmayı planladığı zamana denk gelir.
Asker: Yüce Konsey acil durum oturumunda. Kendi planları var.
Rütbesi Yüksek Asker: Yüce Konseyin canı cehenneme. Planları çoktan imha oldu. Gallifrey hala ateş hattında.
-The Day of the Doctor
Yüce Konsey'in ne olduğunu tahmin ettiniz değil mi? Rassilon'un bulunduğu toplantı Yüce Konsey'in acil durum oturumu oluyor. Kendi planları ise The End of Time'da söz edilen Nihai Yaptırım.
10. Doctor'un 50. Yıl'da bulunduğu zamanın ise The End of Time'dan önce tek başına gezdiği dönem olduğunu eski yazılarımdan birinde açıklamıştım.
Şimdi zaman çizelgesini kafanıza oturtturabildiyseniz asıl olaya geçiyorum.
The End of Time'daki olaylar ne zaman oluyordu biliyor musunuz? War Doctor, 10 ve 11 ile birlikte Gallifrey'i kurtarmadan hemen önce. Yani şunu demek istiyorum. War Doctor, 10 ve 11 Gallifrey'i kurtarp paralel bir cep evrene yolluyorlar. Zaman çizelgeleri birleşmediği için War Doctor ve 10 Gallifrey'i kurtardıklarını hatırlamıyor hatta yakıp yok ettiklerini sanıyorlar. Daha sonra ne olacak biliyor musunuz 10. Doctor, The End of Tme'daki olayları yaşayıp Zaman Lordları ve Master'ı geri gönderecek ama ortada Zaman Savaşı yok. Dizideki en büyük pardokslardan biri. Sonrasında büyük ihtimalle Master Rassilon'u öldürdü ve Gallifrey az çok toparlandı. (Bu yüzden Master'ın dönmesi ihtimalini çok olası buluyorum.) Ve ardından Doctor'dan yardım istemek için zamanın en zayıf noktası olan zaman çatlaklarından Trenzalore'da olanı açıp bütün zamana ve evrene sinyal göndermeye başladılar. Yani Trenzalore'daki zaman çatlağının arkasında Zaman Lordlarının bulunğu evren vardı.
Doctor: İşte buradasın. Neden bu kadar uzun sürdü?
Clara: Ne var? Sadece duvardak bir çatlak.
Doctor: Biliyordum. Sona ermediğini hep biliyordum.
Clara: Nedir bu?
Doctor: Gerçekliğin dokusundaki bir yırtık. 26 Haziran 2010'un küçük bir dilimi. Evrenin patladığı gün.
Clara: Onu kaçırmışım!
Doctor: Tekrar başlatıp her şeyi yerli yerine koydum.
Clara: Güzel.
Doctor: Başta patlamanın nedeni TARDIS'ti. Kendimi sorumlu hissettim tabii. Ama yara izi kaldı. Bütün evrende yapısal bir zayıflık. Evrenin dışından biri içeri girmeye çalışıyor, başka bir yerden. Elbette, elbette. Şimdi anlaşıldı.
Clara: Öyle mi?
Doctor: Evet. Eğer bir duvardan girmeye çalışsan en zayıf noktayı seçersin. Evrene girmek için de bu çatlağı seçersin çünkü... Hayır. Eğer evrene tekrar girmeye çalışıyorsan. Gallifrey dedin. Neden Gallifrey dedin?
Handles: Mesajın analizi, Tardis veri bankalarına göre Gallifrey menşeili olduğunu gösteriyor.
Clara: Gallifrey'in yok olduğunu söyledin.
Doctor: Hayır. Başka bir evrende olduğunu söyledim.
Doctor: Mesaj buradan geliyor. Tahminimce gerçeklik alanı da. Eğer Zaman Lordları ise... Eğer Zaman Lordları ise... Gallifrey Yüce Konseyi'nin mührü, Usta'dan Ölüm Alanı'nda çalmıştım. Atomik yapısına damgalanmış bir algoritma var. Mesajı deşifre etmek için onu kullan.
Handles: Mesaj deşifre ediliyor. Mesaj analizi devam ediyor. Yeni bilgi mevcut. Mesaj bir bilgi isteği.
Doctor: Bir soru. Neden soru olduğunu söylemiyorsun?
Handles: Tekrarlanan bir döngüyle bütün zaman ve uzayda yankılanıyor.
Doctor: Evrendeki en eski soru, göz önünde saklı...
Handles: Uyarı, tercüme menzildeki bütün yaşam biçimleri için kullanılabilir olacak. Tercüme şu şekildedir. Doktor kim? Doktor kim? Doktor kim? Doktor kim?
Doctor: Sadece benim cevaplayabileceğim bir soru. Yalan söylemediğimden emin olmak için de bir gerçeklik alanı. Eğer adımı verirsem doğru yerde olduklarını, ve gelmenin güvenli olduğunu bilecekler.
TRENZALORE VE DOCTOR'UN ÖLÜMÜ
Tenzalore Doctor'un yıllarca savaştığı, normalde Doctor'un mezarının bulunduğu ve en sonda ise Daleklere karşı savaş verirken öldüğü yer.
Bunu gördük hepimiz The Name of The Doctor'da. Doctor'un mezarı Trenzalore'da bulunuyordu.
G. Intelligent: Zalim hükümdarın son dinlenme yerine hoş geldiniz. On milyarın katledicisi ve son karanlığın taşıyıcısı. Doktor'un mezarına hoş geldiniz.
-The Name of the Doctor
G. Intelligent: Doktor'un kana bulanmış standartlarına göre küçük bir çatışmaydı. Zaman Savaşı kadar değildi, ancak onu bitirmek için yeterliydi. Sonunda, ihtiyar adama fazla geldi.
-The Name of the Doctor
Doctor Tranzalore'da ölüyordu. Hikayenin sonu.
10. Doctor: Nereye gidiyorum da bundan bahsetmek istemiyorsun?
11. Doctor: Trenzalore'u gördüm... Gömülü olduğumuz yeri. Milyonların arasında bir savaşta ölüyoruz.
10. Doctor: Öyle olmasına gerek yok.
11. Doctor: Hikaye böyle bitiyor, yapabileceğimiz bir şey yok. Trenzalore'a gidiyorsun.
-The Day of the Doctor
- Yani bütün o zaman çatlakları, Sessizlik, Madam Kovarian, River Song hepsi kısacası bütün sezonlar Trenzalore ile alakalı idi.
THE TIME OF THE DOCTOR
Doctor diğer bütün canlılar gibi mesajı fark edip Trenzalore'a gelir ve bu mesajın Gallifrey'den geldiğini öğrenir. Soruyu cevapladığında Zaman Lordları asıl evrene geçebilecektir. Ancak Zaman Lordları bu evrene geçtiği zaman her an tetikte olan diğer yaratıklar Zaman Lordlarını yok etmek için gezegene ateş açacak, Zaman Savaşı'nı farklı bir şekilde sürdürmeye devam edeceklerdir. Bu nedenle Doctor kasabada kalır. Ne soruyu cevaplar ne de orayı terk eder. Kasabayı savunur oradaki insanlar tarafından sevilir ve bu yüzyıllar sürer...
"Doctor: Bir açmazdayız. Zaman Lordlarını serbest bırakırım diye onlar saldıramıyor. Ben de kaçamıyorum çünkü, Zaman Lordlarını durdurmak için gezegeni yakacaklar. Yıllar sonra ilk defa bana sürekli ihtiyaç duyan bir yer buldum. Noel adlı bir kasaba!"
Çoğu kişi Doctor'un bu kadar yaşlanmasına bir mantık verememiş. Burada yüzyıllardan söz ediyoruz arkadaşlar orta yaştaki hali ile çok yaşlı hali arasındaki zaman dilimini bilmiyoruz bile ve bu Doctor'un son bedeni. 11. Doctor her ne kadar 11 desek de 13. Doctor bedeninde yani içindeki rejenerasyon enerjisi artık yok. Normal br insan gibi yaşlanarak ölecek elbette. Kimileri yürüyemeyen adam son sahnede dans ederek şov yaptı diyor. Benim düşüncem rejenerasyon enerjisinin Doctor'a enerji verdiği ve genç kalmasını sağladığı yönüde. Zaten rejenerasyon enerjisini aldıktan sonra ayklanıyor Doctor.
Clara'nın zaman girdabında ölmemesini açıklığa kavuşturalım. Doctor, TARDIS geldiğinde tam olarak şunları söylüyor: "Güç kalkanını genişletmiş olmalı. Tevekkeli değil... Geç kalması normal, seni ordan oraya sürüklemiş." yani TARDIS Clara'yı güç kalkanını genişleterek korumuş. Elbette herkesin aklına 3. sezonda Jack'i niye korumadı diye bir soru gelecek. TARDIS zaten Jack'i sevmiyordu. Ondan kurtulmak için taa evrenin sonuna gitti yani Jack'i korumak gibi bir amacı olmasını geçtim, adamı elinden gelse zaman girdabına bırakıp gidecekti.
Ve yeni döngü olayı...
Birçok kişi bunu kaçırmış sanırım ve çoğu kişi Peter'ın son Doctor olduğunu düşünüyormuş. Neden böyle düşünüldüğünü anlamadım açıkcası?
Doctor o kuleye çıktığında artık ölüme hazırlamıştı kendini. Ölecekti ve her şey bitecekti. Hikayenin sonu. Sonra bir anda gökyüzünde zaman çatlağı belirdi ve Doctor'a Zaman Lordları tarafından rejenerasyon enerjisi bahşedildi.
Doctor: Bu kadar.
Clara: Hayır.
Doctor: Evet. Geleceği gördük Clara. Böyle bitiyor.
Clara: Değiştir! Tasha'nın dediği gibi, geleceği değiştir!
Doctor: Bir zamanlar yapabilirdim. Hala Zaman Lordlarının olduğu zamanlarda. Artık olmaz.
Yani Zaman Lordları tek umutları olan Doctor için geleceği değiştirdiler. Doctor Trenzalore'da ölmeyecekti...
İlk rejenerasyonun o kadar şiddetli olmasının sebebi de:
"Şuna bir bak. On üçüncü rejenerasyon. Burada ciddi bilim kuralları yıkıyoruz. Size bir şey söyleyeyim, devasa olacak!"
O enerji tek seferlik enerji değil. Yeni bir döngü anlıyor musunuz? Yeni bir rejenerasyon döngüsü.
"Başladı. Artık durduramam. Bu sadece başlangıç konumu. Yepyeni bir rejenerasyon döngüsü biraz daha uzun sürüyor. Alışmam gerek."
Doctor rejenerasyondan önce o duygulu konuşmasını yaptı, hepimiz hıçkırıklara boğulmuşken Amy belirdi bir anda karşımızda...
Ood: Senin için şarkı söyleyeceğiz Doktor. Evren sen uyuyana dek şarkı söyleyecek. Bu şarkı sona eriyor. Ama bu hikaye asla bitmez.
-The End of Time, Part 2
Amy: İyi geceler, pejmürde adam.
-The Time of the Doctor
Neden iyi geceler dedi anlıyor musunuz? Çünkü döngü bitti! Yani 13 yaşamlık bir döngü bitti ve yeni bir döngü başlıyor! 50 yıllık efsanevi bir döngü daha! Peter Capaldi yeni döngünün 1. Doctor'u, yani sıfırdan başlıyoruz! Ve bu efsa....bekleyin biraz....nevi! Efsanevi olacak!
Son olarak, Peter bölümün sonunda "Bir sorum var. Bu şeyi uçurmayı biliyor musun?" diyor. Hepimiz ilk önce TARDIS'i uçurmayı unuttuğunu sandık ama 50. Yıl'da Gallifrey'i kurtarmaya geldiği aklımıza gelmedi. Yani yeni Doctor TARDIS'i uçurmayı biliyor arkadaşlar, belki br anlık şok falan yaşamış olabilir.
Eğer hepsini okduysanız gerçekten teşekkür ederim. Yazarken ben bile yoruldum, çok sabırlıymışsınız. :D
-Elif
26 Aralık 2013 Perşembe
Hologram mıydı?
Bölümün sonunda Doktor'un merdiven çıkma sahnesinde hepimiz onu Capaldi sandık. Ama ben orada Matt'i görünce onun o çıplaklık hologramı yerine tamammen hologram olduğunu düşünmüştüm izlereken. Hani hologram derken yani sadece Clara'ya 11. Doktor olarak göründüğünü düşündüm. Eğer o "böbrek" sahnesi olmasaydı büyük ihtimal bu teori tutardı. Sadece yazmak istedim. :)
-Merhu
Gençleşmesi (TToTD)
Bir de açıklamak istediğim bir şey var. Saat kulesinden sonraki sahnede 11 neden yaşlı değil diye sorabilirsiniz kendinize. Bunun açıklamasını şöyle buldum; The End of the Time Part 2'de 10'un yüzünde ki çizikler yok olmuştu hatırladığınız gibi yani Doktor'un en iyi halini büründü buradan da 11'in gençleşmesi mantıklı yani.
-Merhu
Doktor'un Yaşı
Şimdi twitterda da bellirttiğim gibi Doktor'un yaşı kaç? Ama aslında daha önemlisi niye yaşlandı? David zamanında bize en son söylenen yaşı 903 tü. Hadi 10,905 yaşına kadar yaşasın diyelim; TDoTD'da 11, 1200 küsür yaşında olduğunu söylüyor. Ki bu da 11. Doktor'un 395 yıl boyunca yaşadığı anlamına geliyor. Ama bu 395 yılda yaşlanmıyor ama Noel'de 300 yıl geçince baston kullanacak hale geliyor. Birde bunun sonrası var 300+bilinmiyen uzun bir süre kalıyor Noel'de. Bunlar gözden kaçmamalıydı bence.
-Merhu
The Time Of The Doctor
Dün akşam ağlamaktan bazı sahneleri zor gördüğümüz The Time Of The Doctor'u izledik..Bu yazımda teori değilde bu bölüm hakkındaki yorumlarımı yazmak istedim.
Öncelikle her şeye rağmen bana biraz durgun geldi.Trenzalore kuşatmasının daha hareketli ve heyecanlı geçmesini beklerdim.Weeping Angels bu kadar kısa gösterilmemeliydi,Silenlek(Silence&Dalek karışımı) derken Doctor'un yaşlılığını geçmek istemem.Aslına bakarsanız Matt senelerce bizim Doctor'umuz oldu yaşlı Doctor..Matt benim için farklıydı.Her ne kadar David David diye dolaşsam da onun yeri ayrıydı aylarca Capaldi muhteşem olacak dedim ama onu Matt'in kıyafetlerinin içinde görünce her şey anlamını yitirdi.
Ve Amy'nin dönüşü....
Hem ağlayıp hem güldüğüm sahne..
Öncelikle her şeye rağmen bana biraz durgun geldi.Trenzalore kuşatmasının daha hareketli ve heyecanlı geçmesini beklerdim.Weeping Angels bu kadar kısa gösterilmemeliydi,Silenlek(Silence&Dalek karışımı) derken Doctor'un yaşlılığını geçmek istemem.Aslına bakarsanız Matt senelerce bizim Doctor'umuz oldu yaşlı Doctor..Matt benim için farklıydı.Her ne kadar David David diye dolaşsam da onun yeri ayrıydı aylarca Capaldi muhteşem olacak dedim ama onu Matt'in kıyafetlerinin içinde görünce her şey anlamını yitirdi.
Bunu gördüğüm ilk an hıçkırıklara boğuldum.O merdivenleri çıkanın Capaldi olduğunu düşündüm ve o ana kadar hayır ben buna hazır değilim dedim.Ve hazır değildim o kişinin hala Matt olduğunu görünce o kadar sevindim ki bir an Moffat'ın bize şaka yaptığını ve Matt'in devam edeceğini sandım ama olmadı.
Ve Amy'nin dönüşü....
Hem ağlayıp hem güldüğüm sahne..
"Raggedy man..Good night.." Sanırım hiçbirimiz bunu unutmayacağız.River,Donna derken Amy geldi.O yüzün gördüğü ilk yüz sonunda da yanında.Ne kadar da muhteşem.
Ama en acısı..
Papyonunu yere bıraktığı o an..Sanırım krize girmemize sebep olan sahnelerden biri.Papyonlar hiç bu kadar havalı olmamıştı sanırım..
Ve rejenerasyon sahnesi(Fotoğrafını paylaşmaya gönlüm razı olmuyor hala kaldıramıyorum)...(Burdan sonrası Moffat'a saydırma içerir)
Allahsız Moffat..Acımasız insan..Yapabileceğin en büyük kötülük buydu sanırım.Matt asla ama asla öyle lönk diye rejenerasyon geçirmeyi hak etmedi.
Gerçi Moffat'ın bu yaptıklarına alışmamız lazım artık.Her neyse eminim Capaldi de hakkını verir.Ama Matt bizim pejmürde Doctor'umuz ve kim gelirse gelsin onun yerini alamayacak..Seni unutmayacağız Doctor
-comealongmatt
25 Aralık 2013 Çarşamba
11. Doctor'un Kıyafeti ve TARDIS Değişimi
Aslnda genellenmiş bir şey gibi oldu bu durum Doctor Who'da. Bir şey değişirken yanında diğer birçok şeyin de değişimini getiriyor. Sanırım buna az çok alıştık. 7. sezon arasında yeni yoldaşın değişmesi ile gelen değişim TARDIS'e ve Doctor'un kıyafetlerine de yansımıştı. Ben de ilk başta bu değişime karşı tepkiliydim açıkcası. TARDIS değişimi belki evet ancak her Doctor kendi kıyafetlerini giyer, bu hiç değişmezdi Doctor Who'da. -Tabi tek bölümlük değişimleri saymıyorum.-
Bu durum biraz 10. Doctor döneminde kırıldı -kahverengiden mavi takıma geçişler- ancak 11. Doctor'da bu kademe daha üst seviyeye taşınarak direk kıyafet değişikliğine gidildi. Daha önce söylediğim gibi başta çok tepkiliydim ama geçenlerde -bir teorimden emin olmak için- The Pandorica Opens ve The Big Bang bölümlerini izledim ve o an anladım ki kıyafet değişimi gerçekten gerekliydi. Neden mi?
Ayrıca fark ettiyseniz 6. sezondan itibaren artık yardımcıların sürekli Doctor'un yanında kalmadığını görüyoruz. Eskiden bir şekilde ayrılan ya da ayrılmak zorunda kalan yardımcılar bulunuyordu Doctor'un yanında. Artık -aralık süresi değişmek ile birlikte- belli aralıklarla Doctor ile macera yaşayan yardımcılar bölüm sonunda geri evlerine bırakılıyor. Bu büyük bir değişim ve bu değişimin nedeni de Doctor.
Eskiden Doctor ve yardımcısı -ya da yardımcıları- maceraya atılırlar, çoğunlukla Doctor yardımcımızı, yeri gelince de yardımcımız Doctor'u kurtarırdı ve günün sonunda sürekli maceradan maceraya koşan, TARDIS'te yaşayan bir takım karşımızda olurdu. -5. sezon için de durum böyle idi.- Ancak 6. sezonun başında Amy ve Rory'i evde yaşarken bulduk. Doctor onları bir yere çağırmak için evlerine mektup yollamıştı. Sezon sonuna doğru ise Doctor'un Amy ve Rory'i -hem kalıcı hem de geçici olarak- bıraktığını gördük. Neden mi? Doctor artık yardımcılarını gerçekten büyük tehlikelere soktuğunun farkına varacak kadar olgunlaşmıştı.
Daha sonra 7. sezon geldi ve biz Amy ve Rory'i boşanırken gördük. Acı-tatlı kendi hayatlarını yaşamaya başlamışlardı artık.
"D: Rory'den bahsetmişken... Bana anlatmak istediğin bir şey var mı?
A: Bunu şimdi mi konuşacağız?
D: Ne oldu?
A: Bir şeyler işte. Ayrıldık. Ne yaparsın?
D: Ne yapabilirim?
A: Hiçbir şey. Papyonunu düzelttiğin gibi düzeltebileceğin bir şey değil bu. Bana öyle ıslak ıslak bakma pejmürde adam. Hayat işte. Hayat. Sen yokken, yaşadığımız şey."
Artık Doctor hayatını yardımcılarından ayrı yaşıyor. Aynı şey Clara için de geçerli. Şuan bir lisede öğretmenlik yapmakta ara ara Doctor ile iletişimde. Noel bölümünün fragmanında bile gördüğümüz şey, Clara evinde Noel yemeği hazırlıyor ama Doctor'a ihtiyaç duyuyor, Doctor'un da ona ihtiyacı varmış vs. vs.
Kısacası Doctor'umuz artık çok büyümüş bir durumda ve bu durum biraz dikkatli izleyenler için çok kolay fark edilen bir durum. Ve bu Matt Smith'in ne kadar iyi bir oyuncu olduğunun bir kez daha kanıtıdır.
Teşekkürler, pejmürde adam. Teşekkürler, Matt Smith.
Bu durum biraz 10. Doctor döneminde kırıldı -kahverengiden mavi takıma geçişler- ancak 11. Doctor'da bu kademe daha üst seviyeye taşınarak direk kıyafet değişikliğine gidildi. Daha önce söylediğim gibi başta çok tepkiliydim ama geçenlerde -bir teorimden emin olmak için- The Pandorica Opens ve The Big Bang bölümlerini izledim ve o an anladım ki kıyafet değişimi gerçekten gerekliydi. Neden mi?
Biz genelde Doctor'larırn kısa dönemlerini görürüz. 1-10 yıl arası dönemi. 11. Doctor da ise neredeyse 400 yıllık bir zaman dilimi ile karşı karşıyayız. Bu şu demek 5. sezondan herhangi bir bölümü açıp izlediğinizde 7. sezondan bir bölümü izlemeye gerek duymadan Doctor'daki o büyük değişimi görüyorsunuz. Dediğim gibi 5x12 ve 5x13'ü izledim ve şunu anladım Doctor'umuz gerçekten yaşlanmış. 5. sezonda 10. Doctor'un deyimiyle 'aylak aylak dolaşan' Doctor'umuz gerçekten artık büyümüş durumda. Evet hala o enerjik, çocuksu kişiliği var, yok değil ancak gerçekten daha olgun bir Doctor'umuz olduğunun farkına vardım.
Daha sonra TARDIS değişiminin de bu yönlü olduğunu fark ettim. -her ne kadar eski TARDIS'i daha çok sevsem de- TARDIS'in artık daha pesimistik bir havası var, daha solgun, daha metalik, daha geometrik. Bunun bir nedeni 50. Yıl nedeni ile Klasik Seri'ye biraz ucundan dokunma evet ama asıl TARDIS'in böyle oluş nedeninin Doctor'un pesimistik havasının ona da yansıması olduğunu düşünüyorum. Artık daha kasvetli bir havası var.
Eskiden Doctor ve yardımcısı -ya da yardımcıları- maceraya atılırlar, çoğunlukla Doctor yardımcımızı, yeri gelince de yardımcımız Doctor'u kurtarırdı ve günün sonunda sürekli maceradan maceraya koşan, TARDIS'te yaşayan bir takım karşımızda olurdu. -5. sezon için de durum böyle idi.- Ancak 6. sezonun başında Amy ve Rory'i evde yaşarken bulduk. Doctor onları bir yere çağırmak için evlerine mektup yollamıştı. Sezon sonuna doğru ise Doctor'un Amy ve Rory'i -hem kalıcı hem de geçici olarak- bıraktığını gördük. Neden mi? Doctor artık yardımcılarını gerçekten büyük tehlikelere soktuğunun farkına varacak kadar olgunlaşmıştı.
Daha sonra 7. sezon geldi ve biz Amy ve Rory'i boşanırken gördük. Acı-tatlı kendi hayatlarını yaşamaya başlamışlardı artık.
"D: Rory'den bahsetmişken... Bana anlatmak istediğin bir şey var mı?
A: Bunu şimdi mi konuşacağız?
D: Ne oldu?
A: Bir şeyler işte. Ayrıldık. Ne yaparsın?
D: Ne yapabilirim?
A: Hiçbir şey. Papyonunu düzelttiğin gibi düzeltebileceğin bir şey değil bu. Bana öyle ıslak ıslak bakma pejmürde adam. Hayat işte. Hayat. Sen yokken, yaşadığımız şey."
Artık Doctor hayatını yardımcılarından ayrı yaşıyor. Aynı şey Clara için de geçerli. Şuan bir lisede öğretmenlik yapmakta ara ara Doctor ile iletişimde. Noel bölümünün fragmanında bile gördüğümüz şey, Clara evinde Noel yemeği hazırlıyor ama Doctor'a ihtiyaç duyuyor, Doctor'un da ona ihtiyacı varmış vs. vs.
Kısacası Doctor'umuz artık çok büyümüş bir durumda ve bu durum biraz dikkatli izleyenler için çok kolay fark edilen bir durum. Ve bu Matt Smith'in ne kadar iyi bir oyuncu olduğunun bir kez daha kanıtıdır.
Teşekkürler, pejmürde adam. Teşekkürler, Matt Smith.
-Elif
24 Aralık 2013 Salı
Doctor'un Zaman Akışı Sökülüyor...
5. sezon finalinde Doctor'un zaman akışı geriye doğru sökülüyordu. Biz sadece Amy ile yaşadığı kısımları gördük, geri kalan yardımcılara şahit olmadık. Peki o akış nasıl devam ediyor görmek ister misiniz?
(Elimden geldiğimce bir şeyler toparlamaya çalıştım. Unutmayın zaman akışı sondan başa doğru gidiyor! :D)
-Elif
21 Aralık 2013 Cumartesi
Doktor'lar arası çatışma
Ya benim demek istediğim siz kendinize whovian diyorsanız ve Doktor ayrımı yapmadan izlemelisiniz.''Bir whovian karaktere bağılıdır,oyuncuya değil.'' cümlesi beni özetliyor sanki. Bu kesinlikle öyle. Hepimizin bildiği gibi David tüm anketlerde en sevilen Doktor seçiliyor, ama burada diğer Doktor'latın hakkı yenmiyor mu? Kesinlikle yeniyor, burada sadece Matt'den değil Christopher'dan da bahsediyorum. Hatta hatta Chris'in hakkı daha çok yeniyor. David'in gölgesinde kalmış bir Doktor.. Aslında bakarsanız hepsi birbirinin gölgesinde kalıyor. Benim asıl bahsetmek istediğim şu ''David gri dmnsün yhaa'' diyenler.. Adam döndü eee yeni cümleniz ne olacak bayanlar? Şimdi bide ''Matt gri dnsün yhaaa'' cılar ve ''Peter çk yşlı yhaa'' cılar çıkacak. Birde onlarla uğraşıcaz. Şahsen benim favori Doktor'um yok. 11 benim ilk Doktor'umdu o yüzden David'i başta sevmezdim ama sonra, David mükemmeldi. Mimikleri,ses tonu, o ''well..'' diyişi. Adam her şeyi ile Doktor'du. Sonra son iki sezonu da izledim. Sayfalara takıldı ve Matt'ciler ve David'ciler olarak ikiye ayrılmıştı insanlar , 5. sezondan başlayıp ''David kötü izleme onu'' diyen de vardı, ''David gidince diziyi bıraktım'' diyende vardı. Biraz mantığa çağırıyorum sizi dostlar, sadece biraz. Tamam David mükemmeldi ama Matt izlenmez mi ya? Hadi Matt'i bıraktım git Karen için izle yahu! Ben bu ayrımı yapıp diziyi bırakan ve 5. sezondan başlıyanlara hiç saygı duymuyorum,duymamda. Siz izleyip bir şey anladınız mı peki ha? O kadar David yüzünden bıarktınız 50. yılı anlayabildiniz mi peki? Yada 6. sezondaki göndermeleri... Ahh durun birde ''1. sezondan başlama hem efekleri kötü hem Chris iyi değil'' diyenlerimiz de var.. Tamam anlıyorum 1. sezonda efekler iyi değildi ama sen 6. sezonla 1. sezonu karşılaştırıyorsan büyük bir hatan var burda. Kaç yıl fark var yani.. 2005 te neyin kalitesi iyiydi de sen neyle karşılaştırıyon.
-Merhu
20 Aralık 2013 Cuma
T Davies Dönemi
Biraz bu konu hakkında konuşmak istiyorum.
Hepimiz Modern Seri'nin iki ayrı döneme bölündüğünü biliyoruz. Moffat ve T Davies dönemi. Evet çoğumuz Moffat döneminde Doctor Who'yu daha ince ayrıntlara dikkat ederek izlemeye başladık bunu inkar etmeyelim. Benim ise açıklamak istediğim konu, düşününce T Davies döneminin de mükemmel ayrıntılar ile örülü olması. Sadece Moffat bu durumu bizim daha çok gözümüze sokuyor.
1. sezonu ele alırsak, Bad Wolf olayı. Sezon başından sezon finaline referans vardır, hatta gözümüze sokulmuş bir konudur açıkcası -ve hala kullanılmaya devam eden bir konudur-. Aynı şekilde 2. sezon, Torchwood olayı, sezonun başından (Tooth and Claw) sezon finaline yine referans yapılmıştır.
3. sezona geldiğimiz de ise bu iş daha ayrınlı hale geliyor. Mr. Saxon lafının ilk olarak The Runaway Bride bölümde geçtiğini (Mr. Saxon ateş emri verdi!) ve "Vote Saxon" posterlerinin ilk olarak The Runaway Bride bölümünde gözüktüğünü eminim kimse o kadar dikkat etmemişti. Aynı şekilde o sırada devam eden Torchwood dizisinde de "Vote Saxon" posterleri her yerdedir. Gridlock'ta Boe'nun Yüzü'nün, Doctor'a "Yalnız değilsin." (You are not alone. -YANA-) demesi, Boe'nun Yüzü'nün (Face of Boe) de sezon finalinde bu olayları yaşarken yanında olan Captain Jack Harkness çıkması (ki bu kadar yaşayabilmesinin de sebebinin Bad Wolf'un onu 1. sezon finalinde geri diriltmesine bağlanması). Yani yine sezon başından sezon finaline referans vardır. Evolution Of The Daleks'de Acil Durum Geçici Vardiyası ile ışınlanan Dalek Caan taa 4. sezon finalinde ortaya çıkar. Master'ın kafasındaki 4 ritim vuruşu, Last Of The Time Lords'ın sonundaki Master'ın bedeni yanarken yere düşen yüzük direk The End of Time'a bağlanır.
4. sezona gelirsek, T Davies'in artık kendini aştığı sezon olduğunu kimse inkar edemez. İlk bölümden Rose'u görürüz, sezon finalinde döneceğine referanstır. Aynı şekilde Partners in Crime bölümdeki Donna ve Doctor'un kaza ile birbirlerini bulma olayının aslında kaza olmadığı ve Dalek Caan sayesinde olduğu ortaya çıkar sezon finalinde. The Fires of Pompeii'deki "Doctor, kız geri dönüyor. Ve sen Londra kızı, arkanda bir şey var!" açık açık gelecekte neler olacağına işarettir. Planet of the Ood bölümü ise tartışmasız en ince ayrıntılardan birinin olduğu konu: "Doctor Donna" Hepimiz bu tamlamada Doctor ve Donna'nın ayrı ayrı kastedildiğini sandık oysa ki sezon finalinde bu durumun çok daha farklı bir anlama geldiğini anladık.
"Ve şunu biliyorum Doktor Donna, asla hatırlardan çıkmayacaksınız. Çocuklarımız, Doktor Donna'nın şarkısını söyleyecek. Çocuklarımızın çocukları da. Rüzgar, buz ve kar sonsuza dek isimlerinizi taşıyacak." sanırım bu kısmın Donna'nın bütün evreni kurtarması ile ilgili olduğunu açıklamaya gerek yok.
"Sanırım, şarkınız yakında son bulacak. Her şarkı son bulur." olayında kast edilenin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. "En son buraya geldiğimde, şarkımın yakında sona ereceğini söylemiştin. Bu yüzden de pek acele etmedim." (The End of Time, Part 1), "Bu hikaye sona eriyor ama bu hikaye hiç bitmez." (The End of Time, Part 2) 4 defa vuracak kehanetine gelirsek. Wifred olacağını kim tahmin etti? Doctor bile Master olacağını sanmıştı, değil mi?
Ve belki de şuan aklıma gelmeyen daha nice ayrıntı daha. Demek istediğim şu, Moffat'ı ayrıntılar ile hikayelerinin sezon bazlı hikayeler olduğunu, T Davies'in ise daha çok tek bölümlük hikayeler yazdığını söylüyoruz ama şu yazıya daha nice hatırlamadığım ayrıntıları da eklersek aslında T Davies döneminin hikayelerinin de sezon bazında hikayeler olduğunu ve hatta diğer sezonlar ile bağlantılı hikayeler olduğu çok rahat anlıyoruz. Moffat bunu sadece biraz daha göz önünde yapıyor, işte fark burada. O nedenle aslında iki dönemin kurgu bakımından çok da farklı noktalarda olmadığı aşikar.
Bu durumu fark etmeyen kişilere bir parça yardımcı olduysam ne mutlu bana. -Eğer tamamını okuduysanız- Sabırla okuduğunuz için teşekkürler. :D
-Elif
Hepimiz Modern Seri'nin iki ayrı döneme bölündüğünü biliyoruz. Moffat ve T Davies dönemi. Evet çoğumuz Moffat döneminde Doctor Who'yu daha ince ayrıntlara dikkat ederek izlemeye başladık bunu inkar etmeyelim. Benim ise açıklamak istediğim konu, düşününce T Davies döneminin de mükemmel ayrıntılar ile örülü olması. Sadece Moffat bu durumu bizim daha çok gözümüze sokuyor.
1. sezonu ele alırsak, Bad Wolf olayı. Sezon başından sezon finaline referans vardır, hatta gözümüze sokulmuş bir konudur açıkcası -ve hala kullanılmaya devam eden bir konudur-. Aynı şekilde 2. sezon, Torchwood olayı, sezonun başından (Tooth and Claw) sezon finaline yine referans yapılmıştır.
3. sezona geldiğimiz de ise bu iş daha ayrınlı hale geliyor. Mr. Saxon lafının ilk olarak The Runaway Bride bölümde geçtiğini (Mr. Saxon ateş emri verdi!) ve "Vote Saxon" posterlerinin ilk olarak The Runaway Bride bölümünde gözüktüğünü eminim kimse o kadar dikkat etmemişti. Aynı şekilde o sırada devam eden Torchwood dizisinde de "Vote Saxon" posterleri her yerdedir. Gridlock'ta Boe'nun Yüzü'nün, Doctor'a "Yalnız değilsin." (You are not alone. -YANA-) demesi, Boe'nun Yüzü'nün (Face of Boe) de sezon finalinde bu olayları yaşarken yanında olan Captain Jack Harkness çıkması (ki bu kadar yaşayabilmesinin de sebebinin Bad Wolf'un onu 1. sezon finalinde geri diriltmesine bağlanması). Yani yine sezon başından sezon finaline referans vardır. Evolution Of The Daleks'de Acil Durum Geçici Vardiyası ile ışınlanan Dalek Caan taa 4. sezon finalinde ortaya çıkar. Master'ın kafasındaki 4 ritim vuruşu, Last Of The Time Lords'ın sonundaki Master'ın bedeni yanarken yere düşen yüzük direk The End of Time'a bağlanır.
4. sezona gelirsek, T Davies'in artık kendini aştığı sezon olduğunu kimse inkar edemez. İlk bölümden Rose'u görürüz, sezon finalinde döneceğine referanstır. Aynı şekilde Partners in Crime bölümdeki Donna ve Doctor'un kaza ile birbirlerini bulma olayının aslında kaza olmadığı ve Dalek Caan sayesinde olduğu ortaya çıkar sezon finalinde. The Fires of Pompeii'deki "Doctor, kız geri dönüyor. Ve sen Londra kızı, arkanda bir şey var!" açık açık gelecekte neler olacağına işarettir. Planet of the Ood bölümü ise tartışmasız en ince ayrıntılardan birinin olduğu konu: "Doctor Donna" Hepimiz bu tamlamada Doctor ve Donna'nın ayrı ayrı kastedildiğini sandık oysa ki sezon finalinde bu durumun çok daha farklı bir anlama geldiğini anladık.
"Ve şunu biliyorum Doktor Donna, asla hatırlardan çıkmayacaksınız. Çocuklarımız, Doktor Donna'nın şarkısını söyleyecek. Çocuklarımızın çocukları da. Rüzgar, buz ve kar sonsuza dek isimlerinizi taşıyacak." sanırım bu kısmın Donna'nın bütün evreni kurtarması ile ilgili olduğunu açıklamaya gerek yok.
"Sanırım, şarkınız yakında son bulacak. Her şarkı son bulur." olayında kast edilenin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. "En son buraya geldiğimde, şarkımın yakında sona ereceğini söylemiştin. Bu yüzden de pek acele etmedim." (The End of Time, Part 1), "Bu hikaye sona eriyor ama bu hikaye hiç bitmez." (The End of Time, Part 2) 4 defa vuracak kehanetine gelirsek. Wifred olacağını kim tahmin etti? Doctor bile Master olacağını sanmıştı, değil mi?
Ve belki de şuan aklıma gelmeyen daha nice ayrıntı daha. Demek istediğim şu, Moffat'ı ayrıntılar ile hikayelerinin sezon bazlı hikayeler olduğunu, T Davies'in ise daha çok tek bölümlük hikayeler yazdığını söylüyoruz ama şu yazıya daha nice hatırlamadığım ayrıntıları da eklersek aslında T Davies döneminin hikayelerinin de sezon bazında hikayeler olduğunu ve hatta diğer sezonlar ile bağlantılı hikayeler olduğu çok rahat anlıyoruz. Moffat bunu sadece biraz daha göz önünde yapıyor, işte fark burada. O nedenle aslında iki dönemin kurgu bakımından çok da farklı noktalarda olmadığı aşikar.
Bu durumu fark etmeyen kişilere bir parça yardımcı olduysam ne mutlu bana. -Eğer tamamını okuduysanız- Sabırla okuduğunuz için teşekkürler. :D
-Elif
19 Aralık 2013 Perşembe
Blink Bölümündeki esfanevi faillik
Biraz önce Blink'i izliyordum ve şunu fark ettim, Larry Ağlayan Melek'in gözüne bakıyor hemde bir değil iki kere. 5. Sezonda Amy'nin başına gelmeyen kalmıyor baktı diye Larry'e bir şey olmuyor. Yani burada bayaaa bir senaryo hatası var. Ağlayan Melek'li bir bölümde faillik çıkmasına şaşırmayacağım artık.. Moffat azcık dikkatli yaz be anacım.
-Mehu
-Mehu
18 Aralık 2013 Çarşamba
Yol Arkadaşları Analizi
Bu sefer bir teori değilde düşüncemi paylaşmak istedim, yol arkadaşları hakkında. Öncelikle "Bir Whovian yol arkadaşları arasında ayrım yapmaz." düşüncesini silin kafanızda. Herkesin bir favorisi olur. Belki birinin davranışını sevmiyordur. Yani yargılamamak lazım. Doktor'lar arasında da seçim yapabilirsiniz ama bu diğer Doktor'in kötü olduğu anlamına gelmiyor. (Bu konuyu yarın ele alıyım ben ya :) ) Neyse! Benim favorim Donna nedenini açıklıcam aşağıda.
Sıralama yapmam gerekirse Donna>Amy>Martha>Clara>Rose
Rose
Hemen söyliyim Rose'un sıralamada sonda olması onu sevmediğim anlamına gelmiyor. Elbette seviyorum, hemde çok ilk göz ağrımız o ama artık abarttılar. Yani sırf o gitti diye diziyi bırakan mı ararsın, sırf ondan sonra geldi diye Martha'yı sevmeyen mi ararsın... Çok saçma tutumda olan çok Whovian(!) var.
Ve her olayda geri dönmesi... Sırf reyting artsın diye geri döndürüyorlar sanki. Hani çok güzel bir karakter, eğlenceli, Doktor'umuzun ilk görüşlük aşkı ama yeter. Sona virgül yerine nokta koymalı bu senaristler.
Martha
Martha'yı çok severim nedeni ise bir çok insanın onu sevmemesi. Kesinlikle hakkı yenen bir yol arkadaşı. En sevdiğim yönü de ilk zenci yol arkadaşı olması. Bu ayrım ortadan kalktığı için çok mutlu olmuştum onu görünce. Doktor'a olan aşkını yenmesi ve Mikey'le beraber olması onun ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Rose gibi takılı bir plak değil. ("Plak mı? Tanrı aşkına hiç indirme diye bir şey duymadın mı?" hahahaah)
Donna
Donna benim canım, yerim yani onu. Size saatlerce neden onu sevdiğimi anlatabilirim o derece. Ama en sevdiğim özelliği diğer yol arkadaşlarına nazaran Doktor'a karşı çıkabilme yeteneği ve onun cazibesine kapılmaması. İlginç durumlarda bile farklı bakış açısı ile bakması. "Bu benim bedenim değil mi? Ama ben diyet yapıyordum."daki gibi. Kadına yaşadığın evren yalan diyoruz o gelmiş bu benim bedenim değip mi diyor. İşte bu yüzden Donna Noble. Onun gidişini her izlediğimde ağlarım, cidden ağlarım. Yani düşünsenize o kadar mükemmel şey yaşıyorsun ve hepsini unutuyorsun. Diğer herkesin tutunacağı dalı var, en kötü onlar Doktor'u hatırlıyor, o mükemmel yerleri ama o... Onun hiç bir şeyi yok. Bu da onu en dönmesi gereken karakter yapıyor.
Amelia
Tatlı küçük Pond'umuz. Benim ilk yol arkadaşımdı. (Evet biraz geç Whovian oldum ama hakkını da veriyorum yani.) Acayip derecede seksi biriydi. Ama ben onu hep küçük Amelia olarak gördüm. Bende onun fazla kaldığı görüşüne katılıyorum, artık yol arkadaşları 1 sezon kalmaya devam edebilir mi cidden? Tamam Pond'ları seviyordum, gidişlerine bende çok ağladım ama 2.5 sezon höh yani yeterdi. Saçma bir son olsa da hikayeleri en güzeller arasında.
Clara
İmkansız kızımız. Alışmam zor oldu ama sevdim kendilerini. Aslında Clara'ya alıştım ama Jenna'ya alışamadım sanki yol arkadaşı değilmiş gibi. Ama Clara'nın öyküsü diğerlerinden daha ilginç gibi... Yani eko olayı çok ilginçti ama mantıksızdı... Neyse konumuz o değil. Yalnız şu an fark ettim 11'in zamanındaki yol arkadaşlarının kendi hayatları var. Amy'nin Rory'e sahip olması, River'ın arkeologluk okuması, Clara'nın öğretmen olması ama 10 zamanında bunlar yoktu, hepsi kendini Doktor'a adamıştı. Off baya saptım konudan ben :) Ben Clara'nın öleceği değilde Doktor'la gezmeyi bırakacağı düşüncesindeyim. Bakalım neler olacak.
-Merhu
Sıralama yapmam gerekirse Donna>Amy>Martha>Clara>Rose
Rose
Hemen söyliyim Rose'un sıralamada sonda olması onu sevmediğim anlamına gelmiyor. Elbette seviyorum, hemde çok ilk göz ağrımız o ama artık abarttılar. Yani sırf o gitti diye diziyi bırakan mı ararsın, sırf ondan sonra geldi diye Martha'yı sevmeyen mi ararsın... Çok saçma tutumda olan çok Whovian(!) var.
Ve her olayda geri dönmesi... Sırf reyting artsın diye geri döndürüyorlar sanki. Hani çok güzel bir karakter, eğlenceli, Doktor'umuzun ilk görüşlük aşkı ama yeter. Sona virgül yerine nokta koymalı bu senaristler.
Martha
Martha'yı çok severim nedeni ise bir çok insanın onu sevmemesi. Kesinlikle hakkı yenen bir yol arkadaşı. En sevdiğim yönü de ilk zenci yol arkadaşı olması. Bu ayrım ortadan kalktığı için çok mutlu olmuştum onu görünce. Doktor'a olan aşkını yenmesi ve Mikey'le beraber olması onun ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Rose gibi takılı bir plak değil. ("Plak mı? Tanrı aşkına hiç indirme diye bir şey duymadın mı?" hahahaah)
Donna
Donna benim canım, yerim yani onu. Size saatlerce neden onu sevdiğimi anlatabilirim o derece. Ama en sevdiğim özelliği diğer yol arkadaşlarına nazaran Doktor'a karşı çıkabilme yeteneği ve onun cazibesine kapılmaması. İlginç durumlarda bile farklı bakış açısı ile bakması. "Bu benim bedenim değil mi? Ama ben diyet yapıyordum."daki gibi. Kadına yaşadığın evren yalan diyoruz o gelmiş bu benim bedenim değip mi diyor. İşte bu yüzden Donna Noble. Onun gidişini her izlediğimde ağlarım, cidden ağlarım. Yani düşünsenize o kadar mükemmel şey yaşıyorsun ve hepsini unutuyorsun. Diğer herkesin tutunacağı dalı var, en kötü onlar Doktor'u hatırlıyor, o mükemmel yerleri ama o... Onun hiç bir şeyi yok. Bu da onu en dönmesi gereken karakter yapıyor.
Amelia
Tatlı küçük Pond'umuz. Benim ilk yol arkadaşımdı. (Evet biraz geç Whovian oldum ama hakkını da veriyorum yani.) Acayip derecede seksi biriydi. Ama ben onu hep küçük Amelia olarak gördüm. Bende onun fazla kaldığı görüşüne katılıyorum, artık yol arkadaşları 1 sezon kalmaya devam edebilir mi cidden? Tamam Pond'ları seviyordum, gidişlerine bende çok ağladım ama 2.5 sezon höh yani yeterdi. Saçma bir son olsa da hikayeleri en güzeller arasında.
Clara
İmkansız kızımız. Alışmam zor oldu ama sevdim kendilerini. Aslında Clara'ya alıştım ama Jenna'ya alışamadım sanki yol arkadaşı değilmiş gibi. Ama Clara'nın öyküsü diğerlerinden daha ilginç gibi... Yani eko olayı çok ilginçti ama mantıksızdı... Neyse konumuz o değil. Yalnız şu an fark ettim 11'in zamanındaki yol arkadaşlarının kendi hayatları var. Amy'nin Rory'e sahip olması, River'ın arkeologluk okuması, Clara'nın öğretmen olması ama 10 zamanında bunlar yoktu, hepsi kendini Doktor'a adamıştı. Off baya saptım konudan ben :) Ben Clara'nın öleceği değilde Doktor'la gezmeyi bırakacağı düşüncesindeyim. Bakalım neler olacak.
-Merhu
17 Aralık 2013 Salı
Clara nasıl kurtuldu?
Bilmiyorum farkında mısınız ama Clara'nın nasıl döndüğünü, daha doğrusu Doctor'un nasıl kendi zaman çizgisinden kurtulduğunu hȃlȃ bilmiyoruz? Hepimiz John Hurt'un Doctor olarak gelmesine odaklandık ve bu olayı hiç umursamadık? Clara tam olarak şuan kim olduğunu biliyor mu? Benliğini ne kadar hatırlıyor? Evet, -ekoları da olsa- bütün Doctor'lar ile karşılaşmış orjinal Clara ile karşı karşıyayız ama o kendinin kim olduğunu biliyor mu mesela? Maitland ailesini hatırlıyor mu? Ya da daha genele vurursak Doctor'un geçmişi hariç bir şeyler hatırlıyor mu -ki Doctor'ları da tam hatırlamıyor aslında-?
Eğer geçmişi hakkında hiçbir şey bilmiyorsa bunu nasıl kabullenebiliyor ki? Kim geçmişini, kim olduğunu merak etmez?
-Elif
Zaman Lordlarının Dönüşü
50. Yılla ilgili bir çok teori yazılabilir ama benim en çok kafa yorduğum, Zaman Lord'ları nasıl gelecek? Baştan demeliyim ki 50. Yıl Özel bölümü mükemmeldi. David ve Billie'nin geri dönüşü,John Hurt'ün mükemmel.oyuncyluluğu... Ama Gallifrey tarihi baştan yazılmayaydı eyydi. Yani Gallifrey'de Doktor'un ailesi vardı şimdi. Eşi,çocukları... The End of Time Part2 da Ağlayan Melek duruşuyla iki kişi gelmişti o başını kaldıran bayan hakkında adam akıllı iki teori vardı. Biri onun eşi olduğu biride annesi olduğu. (Bence de annesi) Onların geri dönüşünü düşünmek biraz korkutucu. Ama bence öyle bir olay olacak ki, Doktor gene tek Zaman Lordu olacak. Tabi bu nasıl olur hiç bir fikrim yok ama... Ya hepimizin bildiği gibi Moffat'ın beyni çok ilginç çalışıyor, şu ana kadar tutan çok az teori var. (Melody olayı tahmin edilebilir bir şeydi.) Yani benim Zaman Lord'larının yok oluşu ile ilgili bir şey yazmam biraz saçma olur gibi geliyor.
-Merhu
Clara ve Weeping Angel
Şu an en saçma teorilerimden birini yazıcam ama neden olmasın dedirtecek bir şey..The Time of the Doctor'da Clara meleklerle karşılaşsa ne olur? Ağlayan melekle karşı karşıya gelse ve geçmişe gönderilse..
Geçmişte kendi yankılarından biriyle karşılaşsa.Biliyorum biraz saçma bir teori ama oldu diyelim.Şimdi..Clara normalde kim olduğunu ve geçmişte de yaşadığını bilmiyor.Diyelim ki yankılarından biriyle karşılaştı ve her şeyi hatırladı ya da anladı.Doctor ona açıklamak zorunda kaldı.Bu anlatılanlar da Clara'nın Journey to the Centre of the TARDIS bölümünde kütüphanede gördüklerini hatırlamasına yol açtı.Düşünsenize Doctor'un adını bilen bir yol arkadaşı..Evet biliyorum biraz olasılık dışı ve saçma ama içimde mi kalsaydı ;))
-comealongmatt
16 Aralık 2013 Pazartesi
50. Yılda Tom Baker
Öncelikle bu teoriye TARDIS Kütüphanesi'nde gördüğüm çok mantıklı bir teoriye dayanarak yazdığımı bellirtmeliyim. Hepimizin çıldırarak izlediği 50. Yılın sonu hakkında bir teoriydi. Tom Baker'in gelmesi çok mükemmeldi ama dediklerini ben de dahil çoğumuz anlamadı. Ama bu teoride o müzenin TARDIS olduğunu okuyacaksınız. Evet TARDIS! "Eğer sen ben olsaydın. Ben sen olsaydım." konuşması bu teoriyi baya bir destekliyor gibi. Yani buraya kadar benim sayfada okuduğum teori ben sadece bunu kanıtlayacak şeyler buldum diyebiliriz. Hepimizin bildiği gibi Tom Baker karşımıza yaşlı biri olarak çıktı. Ama o sırada zaten 3 TARDIS oradaydı yani biz bu TARDIS çarpışmasını 2005'de ki CiN videosunda görmüştük,yani 5. Doktor yaşlanmıştı. Peki 3 TARDIS oradayken 4. Doktor 3 katı yaşlandıysa? Bir de Tom Baker'ın sahneden ayrıldığı yerde yuvarlak duvarlar dikkat çekiyor, ki bu bölümde de ismi geçen "Yuvarlak şeyler" olabilir. Yani tamam çürütülmesi kolay bir teori ama, konu Doctor Who ve yazar Moffat'sa her şey beklenir.
-Merhu
15 Aralık 2013 Pazar
Clara olabilir mi?
Şimdi size en olasılıksız (:D) teorilerimden birini açıklıyorum. Küçük bir ihtimal de olsa, neden olmasın?
Hepimiz The End Of Time'daki kadını hatırlarız. Çoğu kişi Doctor'un annesi olduğunu düşünüyor.
The End of Time'da Wilfred, 'O' kadına kim olduğunu sorunca genelde soruyu cevaplamaktan kaçındı ancak bir sahnede 'Ben de kayboldum... Çok uzun zaman önce." diye cevap veriyor.
Evet belki çok küçük bir ihtimal ancak burada Doctor Who'dan söz ediyoruz öyle değil mi? :D
-Elif
Hepimiz The End Of Time'daki kadını hatırlarız. Çoğu kişi Doctor'un annesi olduğunu düşünüyor.
Peki ben size şöyle desem bu kadın Clara olabilir mi?
Clara'nın hayatı boyunca Doctor'un yanında olduğunu biliyoruz. O kadar zaman Doctor'un zaman çizgisinde kalmıştı ki kendi benliğini unutmuştu.
The End of Time'da Wilfred, 'O' kadına kim olduğunu sorunca genelde soruyu cevaplamaktan kaçındı ancak bir sahnede 'Ben de kayboldum... Çok uzun zaman önce." diye cevap veriyor.
Clara'nın Gallifrey'de bulunduğunu hatta 1. Doctor'a TARDIS seçiminde yardımda bulunduğunu biliyoruz.
Doctor'u kurtarmak için yine çabalıyor olamaz mı?
-Elif
The Angels Take Manhattan
Konusu açılmışken ben de The Angels Take Manhattan hakkında konuşmak istiyorum. Bölüm sonunda hepimiz delicesine ağladık, bir süre etkisinden çıkmadık, evet. Ancak sonra geriye dönüp baktığımızda bölümün ne kadar saçma kurgulandığını görüyoruz. Merhu'nun da dediği gibi Özgürlük Heykelinin ayaklanması en büyük faildir. Neden mi? Koskoca heykel ayaklanıp Rory'nin peşine düşüyor, otelin dibine geliyor -ve bunu ikinci yapışı, bir de bölüm başında gelmişti-. Hadi gelmesini geçtim, ilk önce Amy ve Rory çatıya çıktıklarında ve özgürlük heykelini görünce heykelden gözlerini ayırmıyorlar. Rory aşağı bakmaya gidince de Amy gözlerini ayırmıyor. Sonra Rory aşağı atlama fikrini öne sürünce hadi bir duygusal sahne hop kimse heykele bakmıyor?
Aşağı atlıyorlar Doctor ve River çatıda ama heykele bakan yine yok. Oysa ki heykel hala orada.
Bölüm başından beri şehirden kimsenin dikkatini çekmeyen heykele bir anda insanların bakası mı geldi? Paradoks çökmeye başlayınca River arkasını dönüp ne oluyor diye bağırıyor sonra da paradoks çökünce heykel yok oluyor.
Şimdi sizce şu çatı sahnesi ne kadar mantıklı?
Amy ve Rory geri geldi, mezarlığa. Ne güzel mutlu son. Bir dakikada o kadar şey düşünen Doctor'umuz neden mezarlığa döndüklerini umursamıyor bile? Hadi herkes TARDIS'e River'ın deyimiyle "Ailecek dışarı çıkyoruz." Sonra bir anda ortaya o kadar paradoksun içinden yaralı bir şekilde o kadar yolu kat etmiş -mezarlık New York dışında- bir melek geliyor ve pat Rory'i gönderiyor.
Bir dakika bu sahnede duralım. Rory gerçekten böyle gönderilmeyi hak ediyor muydu? Her ne kadar o aralar tam ısınamasa da -5x08,5x09- Doctor için silahın önüne atlayıp canını feda eden Rory'ye bu gidiş gerçekten oldu mu? En az Amy'nin ki kadar büyük bir vedayı hak ettiğini düşünüyorum.
Amy ile Rory gitti, River ve Doctor TARDIS'teler. Doctor River'a üzgün olduğunu söylüyor onlar senin ailendi falan. River önemli değil diyor. Neden mi? Çünkü olayın böyle gelişmesi umurunda değil. Çünkü kitabın son sayfasını yazmasını söylemek için gittiği gibi her an ailesinin yanına gidebilir. Vorteks Manipülatörü ile. Bilmem farkında mısınız ama Doctor da gidebilir. New York'a TARDIS sokamazmış, zaman kargaşası paradoks vs. Yemeyin beni sabit nokta diye bize yedirilmeye çalışan şeye bak. Koskoca Zaman Lordu New York'a giremiyor peh.
*Buradan sonrası Moffat'a yardırmadır.*
Sen git o kadar Pond'ları yücelt yücelt, River'ı kızları yap -bence en büyük hayal kırıklığı River'ın kızları çıkması neyse o da ayrı bir konu- sonra böyle saçma bir bölümle gönder? Duygusal yapıcam diye bütün kurguyu çöpe at, eskiden gayet kaliteli ve orijinal olan yaratıkların seviyesini böyle düşür. Olacak şey mi bu? Sonra da 'Doctor Pond'ları geri alamaz çünkü sabit nokta.' diye bize yuttur. Blink bölümünü yazan adamdan böyle bir veda bölümü olmamalıydı tek diyeceğim bu.
-Elif
Sonlar..Sonsuzlar
Her hikayenin bir sonu vardır derler ama bu Doctor Who'da geçerli değil.Anlatılan hiçbir hikaye aslında bitmedi.Hepsi hayallerimizde hala devam ediyor.Yol arkadaşlarını ele alalım..
Rose Tyler..
Rose Tyler..
Rose paralel evrende sıkıştı,Human Doctor ile yaşıyor.Belki birlikte yetiştirdikleri TARDIS'leri ile galaksileri kurtarıyorlar belki de mutlu ve sakin bir hayat sürüyorlar.Doomsday'in açılışında anlatılan hikayenin sonu hiç olmadı.Rose'un hikayesi hala devam ediyor.
Martha Jones..
Martha Doctor'u bırakıp Mickey ile evlendi,UNIT'te çalışıyorlar.Peki sonra..Hikayesinin sonu var mı? Hayır.
Donna Noble..
Hepimizi delicesine ağlatan vedalardan biriydi belki de.Donna tüm yaşananları unutmuş olsa bile onun hikayesi hiç bitmedi.Oodlar hala onun şarkısını söylüyor.O ve hikayesi hiç bitmeyecek.
Amelia Pond..
"Afterword, by Amelia Williams. Hello, old friend, and here we are. You and me, on the last page. By the time you read these words, Rory and I will be long gone. So know that we lived well, and were very happy. And above all else, know that we will love you, always. Sometimes I do worry about you, though. I think once we're gone, you won't be coming back here for a while, and you might be alone, which you should never be. Don't be alone, Doctor. And do one more thing for me. There's a little girl waiting in a garden. She's going to wait a long while, so she's going to need a lot of hope. Go to her. Tell her a story. Tell her that if she's patient, the days are coming that she'll never forget. Tell her she'll go to sea and fight pirates. She'll fall in love with a man who'll wait two-thousand years to keep her safe. Tell her she'll give hope to the greatest painter who ever lived and save a whale in outer space. Tell her this is the story of Amelia Pond. And this is how it ends."
Orjinal yazıyı sevdiğim için bu şekilde paylaştım zaten tüm Whovian'lar ezbere bilirler bu veda konuşmasını..Aslında hikayesi hiç bitmedi Amy'nin.O küçük kız hala bahçede Doctor'un gelmesini bekliyor.Melekler yüzünden geçmişe gönderilmiş olsa bile onun hikayesi hiç bitmedi ve bitmeyecek bizim hayallerimizde..
-comealongmatt
Pond'ların gidişi
Her şeyin içinde açıklamak istediğim asıl konu Pond'ların gidişi. Hani dünyanın gelmiş geçmiş en fail bölümü her halde. Bu konuda içimi baya dökücem çünkü twitterda 140 karakterle kendimi ifade edemiyordum.
Öncelikle koca New York o kadar heykel var. Ama kimseye adam akıllı bir şey olmuyor. Hadi bunu geçtim en fail olay elbette Özgürlük Heykeli. Yılların Özgürlük Heykeli ayaklanmış koca şehirde yürüyor ama ne New York caddelerindeki binalarda yıkılma var. Her halde ona yol açmış belediye. Bide sen kalk o kadar büyük heykeli yürüt ama kimse ona bakmasın. Ne yani bu heykel etrafına biber gazı mı sıkıyorda kimse görmüyor. Yoksa New York'lularda aynı anda göz kırpma hastalığı mı var? Hadi var diyelim, hiç mi meraklı insan değilsiniz. Rory atlamadan önce binadan aşağıda vızır vızır arabalar var. Heeee koca heykel hareket etmiş ama sen emmimin oğlunun sünnetine yetişicem diye tam gaz araba sür. Oldu canım... Tamam bunlar oldu paradoks oldu yeey hepsi yaşadı. (bu arada biz de ne malmışız cidden Pondların yaşayacağına inandık.) Ama o melek oraya nasıl geldi? Paradokstan kurtulmak o kadar kolay bir olay mı? Kolay olsa 1. Sezondaki canavarlar neyin nesiydi? Herkes kendi kafasına göre senaryo yazmıyor ya. Tamam Doktor kendi kendi kendine çözülür paradokslar demişti. (Hide) Hadi bunu da kabul ettik. Doktor sen LA'ya gidip oradan otobus yolculugu ile Pond'ları göremez miydin? Görürdün. Fix point in time diye diye yedin bizi. Gördük TDoTD'da fixi. Koca Gallifrey'i getiriyorsun ama Pond'lar ölmek zorunda kalıyor. Daha fazla bir faillık kaldı mı bilmiyorum ama bu konuda içini dökmek isteyen bir ben değilim tabi. Umarım onlarada konu kalmıstır bu olayda
Öncelikle koca New York o kadar heykel var. Ama kimseye adam akıllı bir şey olmuyor. Hadi bunu geçtim en fail olay elbette Özgürlük Heykeli. Yılların Özgürlük Heykeli ayaklanmış koca şehirde yürüyor ama ne New York caddelerindeki binalarda yıkılma var. Her halde ona yol açmış belediye. Bide sen kalk o kadar büyük heykeli yürüt ama kimse ona bakmasın. Ne yani bu heykel etrafına biber gazı mı sıkıyorda kimse görmüyor. Yoksa New York'lularda aynı anda göz kırpma hastalığı mı var? Hadi var diyelim, hiç mi meraklı insan değilsiniz. Rory atlamadan önce binadan aşağıda vızır vızır arabalar var. Heeee koca heykel hareket etmiş ama sen emmimin oğlunun sünnetine yetişicem diye tam gaz araba sür. Oldu canım... Tamam bunlar oldu paradoks oldu yeey hepsi yaşadı. (bu arada biz de ne malmışız cidden Pondların yaşayacağına inandık.) Ama o melek oraya nasıl geldi? Paradokstan kurtulmak o kadar kolay bir olay mı? Kolay olsa 1. Sezondaki canavarlar neyin nesiydi? Herkes kendi kafasına göre senaryo yazmıyor ya. Tamam Doktor kendi kendi kendine çözülür paradokslar demişti. (Hide) Hadi bunu da kabul ettik. Doktor sen LA'ya gidip oradan otobus yolculugu ile Pond'ları göremez miydin? Görürdün. Fix point in time diye diye yedin bizi. Gördük TDoTD'da fixi. Koca Gallifrey'i getiriyorsun ama Pond'lar ölmek zorunda kalıyor. Daha fazla bir faillık kaldı mı bilmiyorum ama bu konuda içini dökmek isteyen bir ben değilim tabi. Umarım onlarada konu kalmıstır bu olayda
-Merhu
Silence
Sessizlik tarikatı gerçek mi? Şöyle başlayalım.Çoğu zaman 2 sn. önce aklınızda olan bir şeyin birden bire aklınızdan silinip gittiği anları yaşamışsınızdır.İşte bu gibi durumlarda Silence'ların gerçek olduklarını düşünüyorum.Doctor Who'da da bahsedildiği gibi insanoğlu neden birden bire Ay'a gitmeye karar verdi? Bu zamana kadar yapılan icatlar nasıl yapıldı? Çoğumuzun zorlandığı derslerde bilimadamları birden bire nasıl o kuramları buldu?Einstein'in sırrı ne? Tam bu anda Silence'lar devreye giriyor.Sessizlik tarikatı Dünya'yı işgal etmek için bekliyor ama şu anki durumumuz onlara yeterli gelmiyor olabilir.Tıpkı The Day of the Doctor daki Zygon'lar gibi.Dünya'yı geçmişten feth etmeye çalışmışlardı.Sanırım Sessizlik tarikatı konusunda biraz dikkatli olmalıyız.Kim bilir belki de biz onları fark ettik ama bir an için arkamızı döndük ve unuttuk.
Arada bir arkanıza bakmanızda fayda var değil mi? Hatta belki Doctor sizi almaya geldi onu gördünüz peşinden koştuğunuz anda Silence ile karşılaştınız birden arkanızı döndünüz ve Doctor'u kaybettiniz.Olamaz mı? Bence olabilir.
-comealongmatt
14 Aralık 2013 Cumartesi
Doctor Who Gerçek mi?
Şu ana kadarki en büyük teorim olacak sanırım bu. Doctor Who gerçek mi? Evet bu soru hakkındaki teorim var. Daha çok Pond'lar üzerine kurulu. Bundan önce sizden TARDIS Kütüphanesi'nin "Doctor Who gerçek mi?" adlı albüme bakmanızı öneririm. (Linkhttps://www.facebook.com/media/set/?set=a.556479091046489.137035.309898055704595&type=3:) Ve bu teoriyi anlamak için biricik Pond'umuz Amelia'nın hayat kronolojisini verecem.
1989-Amelia'nın doğumu
1994-Doktor ile Amy (gelecekteki), Küçük Amelia'ya bir festivalde dondurma alması
1996-Doktor'un Amelia'nın bahçseine düşmesi
2008-Doktor'un 5 dakika diyip 12 yıl sonra dönmesi ve Prison Zero olayını yaşamaları
2010-Amy'nin düğününden önce Doktorla gezmesi (Kısaca 5x2'den 5x12'ye kadar olan bölüm)
2011-Doktor'un ölümü (6x1'deki)
2012-Ağlayan Melek tarafından geçmişe gitmesi
1939-Ağlayan Melek yüzünden Rory ile New York'ta yaşamaya başlamaları
1994-Amelia Willians'ın 87 yaşında vefat etmesi (Dünya yaşı ve TARDIS'te gezdiği zamanı toplam 30 yıl olarak ele alınmıştır.)
2008-Doktor'un 5 dakika diyip 12 yıl sonra dönmesi ve Prison Zero olayını yaşamaları
2010-Amy'nin düğününden önce Doktorla gezmesi (Kısaca 5x2'den 5x12'ye kadar olan bölüm)
2011-Doktor'un ölümü (6x1'deki)
2012-Ağlayan Melek tarafından geçmişe gitmesi
1939-Ağlayan Melek yüzünden Rory ile New York'ta yaşamaya başlamaları
1994-Amelia Willians'ın 87 yaşında vefat etmesi (Dünya yaşı ve TARDIS'te gezdiği zamanı toplam 30 yıl olarak ele alınmıştır.)
Eğer An Adventure in Space and Time'ı izlediyseniz dizimizin fikir babası olan Sdney Newman'ı tanıyorsunuzdur. Peki Sdney aslında bir İngiliz değil, bir Kanada'lı olduğunu biliyor muydunuz? Neyse 7x6 da Amelia'nın bir yazar olduğu gördük,peki Amy Sdney'le tanışmış ve İngiltere de böyle bir şov yapmasını söylediyse? Yani ona Doktor'un hayatını,yada bilmesi gerekenleri anlattıysa ve dizi ortaya çıktıysa? Ama her şeyi değil tabi ki Zaman Lordlarını,TARDIS'i,torununu,Gallifrey'i... Bence olur mu olur yani.. Biz whovian'ız bizden her şey beklenir.Eklemek istediğiniz bir yer varsa yorum olarak atın,belki teorimi çürütede bilirsiniz.
-Merhu
Clara ve Yaprağı
Bu sıralar çok karşılaştığım bir sorunu dile getirmek istoyorum. The Rings of Akhaten bölümünde Doktor'un anıları değilde Clara'nın bir yaprağı nasıl o Tanrı(!)yı doyurdu. Benim anladığıma göre; O yaprak olmasaydı Clara olmazdı. Clara olmazsa o kadar ekosu olmazdı. Ve bu her ekonun kendi hayatları var. Farklı anıları,sevinçleri,üzüntüleri...Hadi hepsi Doktor'u kurtarıcam diye 20 yaşına kadar yaşasa binlerce eko var. 20x1000=20.000 yıl. Ki bu da Doktor'un yaşından ve anılarından fazla. Buradanda bu yaprak olayı mantıklı diyebiliriz. Bir çok bunu anlamayan kişi gördüm, normaldede mi böyle düşünmeliyiz yoksa bunu benim teorim olarak mı almalıyım orasını bende bilmiyorum. :)
-Merhu
Jenny
Jenny Doctor'un DNA'sından ortaya çıkmış bir nevi hazır büyütülmüş kızı ;) Bölümün sonunda öldürülmüştü yani Doctor öyle sanıyordu ama Jenny hayattaydı ve babası gibi galaksileri kurtarmaya gitmişti.11.Doctor'umuz onu bulsaydı nasıl olurdu? Tesadüfen karşılaşsalardı.
Doctor bin yılda bir olan bir olayı görmek için evrenin bir köşesine gider ve tesadüfen Jenny de ordadır. İkisi karşılarşırlar ve tabii ki Jenny babasını tanımaz ama Doctor onu hemen tanır.Birlikte TARDIS'e atlarlar ve evrenin her yanını dolaşırlar.Mutlu son..Ama biz bunu göremedik.Peki Jenny ne yaptı? Jack Rose'u gemisine götürdüğünde onu bir kızdan aldığını söylemişti.Jenny niye gemisini ona verdi eğer aldığı kız oysa.Bu sorular cevaplanmalı mıydı yoksa yazarların asıl planı bu tür teorilerin kurulmasına izin vermek miydi?
-comealongmatt
13 Aralık 2013 Cuma
Master geri dönebilir mi?
Şimdi aklımda bir sürü teori dönüp duruyor ancak şu sıralar oluşan yeni bir tanesini sizinle paylaşmak istiyorum.
50. Yıl'da Gallifrey'i Zaman Savaşı'ndan kurtardılar. Teknik olarak 10. Doctor bu olanların hiçbirini hatırlamıyor. Ama biz onun bu olaylar olmadan önce I. Elizabeth ile takıldığını ve olaylar sırasında Liz ile evlendiğini biliyoruz.
10. Doctor The End of Time'da Ood Sigma'ya "Evlendim ve bu hataydı. Tatlı Bess. Şunu da söyleyeyim ki, takma adı artık değişti." diyor.
50. Yıl'da Gallifrey'i Zaman Savaşı'ndan kurtardılar. Teknik olarak 10. Doctor bu olanların hiçbirini hatırlamıyor. Ama biz onun bu olaylar olmadan önce I. Elizabeth ile takıldığını ve olaylar sırasında Liz ile evlendiğini biliyoruz.
10. Doctor The End of Time'da Ood Sigma'ya "Evlendim ve bu hataydı. Tatlı Bess. Şunu da söyleyeyim ki, takma adı artık değişti." diyor.
Yani bu durumdan 10. Doctor'un 50. Yıl olaylarını yaşarken The End of Time öncesi yalnız takıldığı dönemden geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. 10. Doctor bu olaylardan sonra The End of Time'ı yaşayacak, Rassilon ve Master arasında kalıp en son ikisini de Zaman Savaşı'na geri gönderip 4 kez vurma olayından sonra rejenerasyon geçirecek vs. Benim teorim ise şu yönde:
Gallifrey kurtulduğu, Zaman Savaşı artık olmadığına göre; Zaman Savaşına geri gönderilen Master hala yaşıyor olabilir mi? Teknik olarak Rassilon'dan kurtulmayı başardı ise -ki buna hiç şüphem yok- ve Gallifrey cep bir evrende olduğuna göre bir vorteks manipulatörü bulup ışınlanmak çok da zor olmasa gerek, ha? Master'ı gelecekte bir daha görecek miyiz? Bence bu çok olası bir durum gibi görünüyor sanki.
-Elif
Hello Stonehenge!
Merhaba arkadaşlar!
Ben Elif.
Fantastik teorilerimiz ve akılda kalan sorularınızı bir parça da olsa cevaplandırmak için buradayız.
Nickname olarak kendi adımı kullanacağım.
Hepinize keyifli okumalar! :)
Ben Elif.
Fantastik teorilerimiz ve akılda kalan sorularınızı bir parça da olsa cevaplandırmak için buradayız.
Nickname olarak kendi adımı kullanacağım.
Hepinize keyifli okumalar! :)
İlk teorimi en sevdiğim yol arkadaşı olan Donna üzerine yapmak istiyorum. Öncelikle 100. Yıl bile olsa Donna dönmeliydi bunda bir anlaşalım. Yani dönmeyi en hak edenler Donna ve Martha. Pondlar zaten uzun süre kaldı,Rose'un dönmediği olay kalmadı Clara Gallifrey'i ve Doktor'u binlerce kere kurtardı o da ona yetsin artık Ama Donna'nın dönmesini imkansız bulan arkadaşlara sesleniyorum; daha Zaman Lord'larının kaç defa rejenerasyon geçireceğini bile kestiremiyoruz Moffat yüzünden. Donna'yı getirmek zor olmasa gerek o yüzden. Ama benim teorime gelirsek, ben Donna'nın bedeninin beynine adapte olması gibi bir teorim var. Neden olmasın, o anıların hepsi beyninde,alttan alta The Libery'deki sahte hayatında ki gibi Doktor u anabilir. Hatırlayabilir yani. Bedeni adepte olsa yavaş yavaş değişse zaten A good man goes to war bölümünde Doktor Zaman Lordlar'nın birden oluşmadığından bahsetmişti Vasta'ya.Donna'nın beyni Doktor'un beyni sonuçta bu süreç hızlıca olabilir ve Donna dönebilir. Ümitliyim ben hala bu konuda
-Merhu
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)